Haber Sayfası Banner Görseli

Haberler

  • Eylül 20, 2024 Maarif Maratonu 'Back to School' Etkinliği ile Yeni Akademik Yıla Enerjik Başlangıç

    Arnavutluk Maarif Okulları'nın Tiran Kampüsü, "Back to School" temasıyla düzenlediği Maarif Maratonu ile öğrencilerin yeni akademik yıla daha enerjik ve motive bir şekilde başlamasını sağladı. Tirana Belediyesi işbirliğiyle gerçekleştirilen bu etkinlikte, lise kademesindeki öğrenciler heyecan dolu parkurlarda yarıştı.Geniş bir katılımla gerçekleşen etkinlik, basının da yoğun ilgisini çekti. Öğrenciler, hem spor yapmanın keyfini çıkardılar hem de arkadaşlarıyla birlikte güzel anılar biriktirdiler. Maarif Maraton'u birinci sırada tamamlayan öğrenci Scooter, ikinci tamamlayan tablet ve üçüncü olan öğrenci ise akıllı saat ile ödüllendirildi ve başarılı olan öğrencilere sertifikalar verildi.Maarif Tiran Kampüsü öğretmenlerinin her iki yüz metre arayla yarışmayı takip ederek güvenliği ve koordinasyonu sağlamış oldular. Etkinlik kapsamında ülkenin kolluk kuvvetleri ve sağlık birimlerine de resmi yazılarla bildirimler yapılmıştır. Arnavutluk Ülke Temsilcisi Mesut Özbaysar "Bu tür etkinliklerin öğrencilerin fiziksel ve sosyal gelişimlerine katkı sağladığını, aynı zamanda yeni akademik yıla motivasyonla başlamalarına yardımcı olduğunu belirtti. "Back to School" etkinliği, gelecekte de geleneksel olarak devam ettirilerek, gençlerin sağlıklı yaşam alışkanlıklarını pekiştirmeyi hedefliyor.Maarif Maratonu, toplumsal dayanışmayı güçlendirmek ve sporun önemini vurgulamak amacıyla düzenlenmeye devam edecek....

  • Kasım 03, 2021 Pak-Türk Maarif Uluslararası Okullarından Türkiye Burslarında Büyük Başarı

    Dünyanın önde gelen eğitim burslarından biri olan YTB Türkiye bursları, her yıl yüzlerce öğrenicinin Türkiye’de eğitim görmesine imkân sağlıyor. 2021 yılında yapılan Türkiye bursları çerçevesinde Pak-Türk Uluslararası Maarif Okullarından 26 öğrenci de Türkiye’de çeşitli üniversitelerde tam burslu olarak eğitim görmeye hak kazandı. Öğrenciler, küresel pandemi krizine rağmen Pak-Türk Maarif Okulları yönetiminin kendilerini hiç yalnız bırakmadığını dile getirerek, sanal eğitim platformları ve doğrudan iletişim yollarıyla eğitimlerinin aksamadan devam etmesine yardımcı olduğunu aktardılar. Öğrenciler ayrıca, dünyada saygın bir yeri olan burs programına hak kazandıkları için kendilerini şanslı ve Türkiye’nin köklü eğitim geleneğinde eğitim görecek olmalarından dolayı da heyecanlı hissettiklerini ifade ettiler. Türkiye ile Pakistan arasında geçmişten günümüze süre gelen köklü kardeşlik bağlarının Türkiye’de eğitim gören Maarif öğrencileri ile daha da gelişeceğini aktaran Pak-Türk Maarif Okulları yetkilileri, Maarif öğrencilerinin iki ülke arasında adeta doğal elçiler olduklarını vurguladılar....

  • Kasım 03, 2021 Mali Maarif Mezunları Derneği Kuruldu

    Mali’de 2017-2018 eğitim öğretim yılından bu yana anaokulundan liseye kadar faaliyetlerini sürdüren Mali Maarif Okulları bünyesinde, mezun olan öğrencilerin iletişimi sürdürmeleri ve ortak çalışmalarda birbirlerine destek olmaları amacıyla Mali Maarif Mezunları Derneği kuruldu. 5 kampüsteki 21 okulla faaliyetlerine başlayan Mali Maarif Okulları, yerel halkın ilgi ve talepleriyle hali hazırda 6 kampüsteki 30 okulla gelişerek büyümeye devam ediyor. Her yıl yüzlerce mezun veren Mali Maarif Okulları, 2020-2021 eğitim öğretim yılında ülke genelinde lise seviyesinde yapılan Ulusal Baccalaureat Sınavı’nda ? kazandırma oranıyla büyük bir başarıya imza attı. Mali Maarif Okulları mezunlarıyla yola devam edebilmek ve bağlarını daha da güçlendirebilmek için Şehit Fethi Sekin Kampüsünde gerçekleştirilen açılış toplantısı ile derneğin kuruluşunu ilan etti. Öğrencilerin yoğun ilgi ve katılımlarıyla gerçekleşen bu toplantıda Mali Maarif Ajansı Sorumlusu Sabri Arslan Mali Maarif Mezunları Derneğinin faaliyet alanları hakkında açıklamalarda bulundu. Derneğin Maarif mezunlarını tek çatı altında toplamak amacıyla kurulduğunu belirten Arslan, “Her geçen gün büyüyen Maarif ailemizin birer mensupları olarak sizlerle burada toplanma amacımız; oluşan kültürümüzü ve biriken anılarımızı hep birlikte sürdürmek, sizden sonraki kardeşlerinize bunu öğretecek uygun bir ortamın oluşmasını sağlamaktır. Bugün burada bunun tohumlarını atıyoruz. Bu tohumların yarın köklü bir ağaç olmasını diliyoruz. Birlikteliğimizin farklı programlarda devam edeceğini hatırlatıyor hepinizi Allah’a emanet ediyorum.” dedi. Açılış programı öğrencilerin görüş ve önerileriyle devam etti. ...

  • Ekim 29, 2021 Maarif Okulları’nda 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Coşkusu

    Dünyanın dört bir yanındaki Maarif Okullarında Cumhuriyetimizin kuruluşunun 98. yıl dönümü coşkuyla kutlandı.  29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutlama programlarıkapsamında Maarif Okullarında eğitim gören öğrenciler,çeşitli etkinlikler düzenledi. Türkiye Maarif Vakfı Genel Merkezi tarafından da “Cumhuriyet Anadolu'nun derin kültürünü tüm insanlığa ulaştıran Maarif demek” mesajıyla bir kısa film yayınlandı. 47 ülkedeki 393 Maarif Okulunda, öğrenciler tarafından faklı dillerde düzenlenen çeşitli etkinliklerle Cumhuriyet Bayramımız kutlandı. Ülkelerde gerçekleştirilen etkinliklerin bazıları şöyle: Kuzey Makedonya Kalkandelen Uluslararası Maarif Okullarında Cumhuriyet Bayramı kutlama programında şiirler okundu, şarkılar söylendi. Programda “Okula Dönüş” fotoğraf yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi. Avustralya Maarif Okullarında Avustralya Ulusal Marşı ve İstiklal Marşımızın okunmasıyla başlayan tören, Maarif korosunun Cumhuriyet şarkısını söylemesiyle devam etti. Öğrencilerin okuduğu şiirler ve günün önemine binaen hazırlanan videolarla süslenen kutlama, Cumhuriyet Bayramı Şarkı Yarışması ödül töreni ile sona erdi. Etiyopya CMC Kampüsünde anaokulu ve ilkokul öğrencilerinin katıldığı törende, Cumhuriyetimizin 98. yılı şarkılar söylenerek kutlandı. Pakistan’daki Pak-Türk Maarif Okullarında Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla çeşitli etkinlikler gerçekleştirildi. Başkent İslamabad ve diğer bölgelerde faaliyet gösteren Maarif Okullarının bahçelerinde düzenlenen programlara katılan öğrenciler şarkılar söyledi, şiirler okudu ve dans gösterileri sundu. Türkiye ile Pakistan bayrakları taşıyan öğretmen ve öğrenciler resim sergisini gezdi.   ...

  • Ekim 19, 2021 Türkiye Maarif Vakfı Saygın Eğitim Kurumları ile Şimdi Togo’da

    Batı Afrika’nın önemli ülkelerinden biri olan Togo’da Maarif Vakfı iki büyük kampüsüyle eğitim hizmeti sunmaya başladı. Ülkemizin yurt dışına açılan penceresi Türkiye Maarif Vakfının Togo’daki kampüslerinden biri olan Caisse Kampüsünün açılışı, Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi’nin katıldığı törenle gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın üç ülkeyi kapsayan Afrika seyahatine eşlik eden Emine Erdoğan’ı Togo’daki okul ziyaretinde, Türkiye Maarif Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi Mahmut Özdil ve Yönetim Kurulu Üyesi İpek Coşkun ile Ülke Temsilcisi Hüseyin Sami Gök karşıladı. Togo Meclis Başkanı Sayın Yawa Djigbodi Tsegan’ın eşlik ettiği Erdoğan’a; Caisse Uluslararası Maarif Okulları Kampüsü bahçesinde düzenlenen törende, saksıda boabap fidanı ve kız öğrenciler tarafından hazırlanan mektup hediye edildi. Ardından okul bahçesine katılımcılar tarafından fidan dikimi gerçekleştirildi. Heyet daha sonra okulu gezerek öğretmen ve öğrencilerle sohbet etti, okullarla ilgili bilgi aldı. Programın açılış konuşmasını yapan Türkiye Maarif Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi Mahmut Özdil, Maarif ailesi olarak, beş yıl içerisinde dünyanın 67 ülkesinde 397 eğitim kurumu ile saygın ve güvenilir eğitimin adresi haline geldiklerini belirterek, “Bu kadar kısa zamanda yol almamızda bize en büyük desteği veren Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a ve Hanımefendi Sayın Emine Erdoğan’a okullarımızda eğitim gören yaklaşık 45 bin öğrencimiz adına ayrı ayrı şükranlarımızı sunuyoruz.” dedi. Türkiye’nin yurt dışındaki en değerli sosyal ve beşeri yatırımı olan Maarif Okullarının hedefinin çağın ekonomik, bilimsel ve teknolojik ihtiyaçlarına uygun yetkinliklere sahip erdemli insanlar yetiştirmek olduğuna dikkat çeken Özdil, şöyle devam etti: “En önemli ve özel gündemimiz ‘çocuklar’. Bu gündemimiz doğrultusunda gerek eğitim modelimizle gerek eğitimcilerimizle gerek çağdaş eğitim materyallerimizle standartlarımızın yüksek olmasına özen gösteriyoruz. Çünkü çocuklarımızın çok kıymetli emanetler olduklarını Maarif Ailesi olarak iyi biliyoruz ve tüm çalışmalarımızı bu farkındalık ile sürdürüyoruz.” Türkiye Maarif Vakfının bütün kıtalarda eğitim hizmeti verirken dünyanın ihtiyaçlarına ve önceliklerine uygun hareket etmek için çabaladığını aktaran Özdil, “Afrika’da da attığımız tüm adımlarda Afrika’nın ihtiyaçlarını ve önceliklerini dikkate aldığımızı belirtmek isteriz. 25 Afrika ülkesinde 129 okulla Maarif Vakfı eğitim hizmetini sürdürüyor. Togo’da bugün sizlerin şahitliğinde açtığımız iki kampüsümüzde de, okul öncesi eğitimden liseye kadar her yaştan çocuklarımızı ve gençlerimizi Togo’nun ve dünyanın ihtiyaçlarına uygun şekilde iyi insanlar olarak yetiştireceğimizin sözünü hem çocuklarımıza hem ailelerimize veriyoruz. Togo ve Türkiye arasındaki stratejik iş birliğine büyük katkı sunacak okullarımızla küresel salgın sonucunda dünyada eğitimde yaşanan derin krizlere de çözüm sunacak modeller oluşturmayı hedefliyoruz. Hâlihazırda uluslararası okul ağı ile dünya eğitim liginde Türkiye olarak Almanya, Fransa, İngiltere ve Çin’le birlikte ilk beş ülke arasına girmiş durumdayız. Nitekim son yıllarda okullarımızda yüksek derecelerle ve ulusal sınavlarda önemli başarılarla öğrencilerimizi mezun ettiğimizi belirtmek isteriz.” diye konuştu.   Meclis Başkanı Yawa Djigbodi Tsegan ise, Türkiye Maarif Vakfına Togo’da açtığı okullardan dolayı teşekkür ettiğini belirterek, bugün Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Hanımefendi Emine Erdoğan’ın Togo ziyaretinin Türkiye ile Togo arasındaki ilişkiler açısından memnuniyetle karşılandığını vurguladı. Emine Erdoğan ise yaptığı konuşmada, Türkiye Maarif Vakfının Togo’da iki ayrı kampüste eğitim faaliyetlerine başladığını söyleyerek, Togo Makamlarına sağladıkları kolaylık için teşekkür ettiğini ifade etti. “Eğitim, ülkelerin gelişmişlik kriterleri arasında en önemli maddedir. Eğitimin kalitesi ve yaygınlığı, kalkınmanın öncü kuvvetidir.” diyen Erdoğan şöyle devam etti: “Dünya hepimizin gözleri önünde hızlı bir değişim sürecinden geçiyor. Teknoloji hayatlarımızda hâkim güç haline geldi. Aslına bakarsanız, esas yarış bu alanda sürdürülüyor. Haliyle, gelişmelere ayak uydurmak ve geleceğe hazırlıklı olmak da ancak güçlü bir eğitimle mümkün olabilir. Bu noktada ülkemiz, Afrika’ya yönelik önemli katkılar sunuyor. Bildiğiniz gibi, Türkiye Burslarıyla Afrika ülkelerindeki başarılı öğrencilere eğitim desteği veriyoruz. Son 10 yılda, 54 Afrika ülkesinden 314 binden fazla öğrenci, burslarımıza başvurdu. Bu öğrencilerden 13 bin 982’si burs imkânından faydalandı. Bu rakam bize, Afrika’yla dostluğumuzun günden güne pekiştiğini gösteriyor. Hâlihazırda 4 bin 403 Afrikalı öğrenci Türkiye’de lisans, yüksek lisans ve doktora gibi farklı seviyelerde öğrenimlerini sürdürüyor. Bununla beraber, 51 farklı Afrika ülkesinden toplamda 8 bin 786 Türkiye mezunumuz var. 2005’ten bu yana 95 Togolu öğrenciye Türkiye’de burslu okuma imkânı verildi. Bu öğrencilerimizden 30’u mezun oldu. Ülkemizin, Afrikalı öğrenciler arasında popüler olması bizim için son derece sevindirici.” İşin yalnızca diploma almakla sınırlı kalmadığını ve mezunlarla irtibatı koparmayarak sektörel ve bölgesel mezun buluşmalarıyla, Türk iş insanları ve Türkiye mezunlarının bir araya gelmeye devam ettiğini ifade eden Erdoğan, “Bu buluşmalarda, yazılım, sağlık, lojistik, enerji ve madencilik gibi birçok alanda somut adımlar atılıyor. Bu çabanın, Afrika’nın gelecek güzel günlerine fayda sağlamasını temenni ediyorum.” dedi. Türkiye’nin 2005 Afrika açılımının ardından, 16 yıl içinde, birçok Afrika ülkesine seyahat etme imkânı bulduğuna dikkat çeken Erdoğan, doğudan batıya, kuzeyden güneye, her adımda kendisini büyüleyen bir kıta ile karşılaştığını belirtti. Afrika ülkelerine yaptığı yolculuklarda, bilhassa Afrikalı kadınların mücadelesinden çok etkilendiğine vurgu yapan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu nedenle kadınların kalkınmasını desteklemek için çeşitli projelere destek oluyorum. 2016 yılında, Ankara’da kurduğumuz Afrika El Sanatları Pazarı ve Kültür Evi, bu çabanın bir örneğidir. Afrikalı kadınların el emeği ürünlerini, çeşitli ülkelerden alıyor, bu adil pazarda satışını yapıyoruz. Elde edilen gelir, olduğu gibi yine Afrikalı kadınlara dönüyor. Bununla birlikte, 2020’de Afrika Yemek Kültürü kitabının tanıtımını yaptık. Bu kitap sayesinde, sofralardan gönüllere uzanan bir eser ortaya çıktı. 2021’de çıkardığımız Afrika Atasözleri Seçkisi kitabının ise, somut olmayan kültürel miras alanında değerli bir katkı olduğuna inanıyorum. Her yıl, 25 Mayıs’ta Afrika Günü’ne özel düzenlediğimiz etkinliklerle, Afrika’nın büyüyen önemine dikkat çekiyoruz. Bir Afrika atasözü ‘Bugün yaptığımız her şey tarihe kazılı kalır’ der. Dayanışmamızın tarihe, önemli bir örneklik olarak kalacağına inanıyorum. Sözlerime son vermeden önce, geçtiğimiz günlerde yayınlanan, Afrika Seyahatlerim kitabının, Afrika’nın kalbimdeki yerine işaret ettiğini paylaşmak istiyorum. Bu hatırat Afrika’ya olan sevgimin, ilgimin ifadesidir. Satışından elde edilecek tüm gelir, Afrikalı kadınlara dönmek üzere, Afrika El Sanatları Pazarı ve Kültür Evi’ne bağışlanacak. Yüzyılın yükselen değeri Afrika’nın yıldızının her daim parlamasını diliyorum. Öğrencilerimize başarılı bir eğitim öğretim yılı temenni ediyorum.” Ardından protokol üyeleriyle birlikte açılış kurdelesi kesildi, öğrencilere hediyeler dağıtıldı. İki Yeni Kampüste Kaliteli Eğitim İki farklı kampüs içerisindeki Togo Uluslararası Maarif Okullarında, öğrencilerin kaliteli eğitim alması için her detay düşünülerek tadilat çalışmaları yapıldı. Ülkenin en saygın eğitim kurumları arasında yer alan okullarda, 20 öğrenci ile sınırlandırılmış sınıflarda eğitim verilecek. Öğrencilerin bilgisayar kullanmayı öğrenecekleri ve online kitap dinleyebilecekleri bilgisayar sınıfları ile bilim laboratuvarı bulunan Togo Uluslararası Maarif Okullarında; ayrıca konferans salonu ve tiyatro etkinliklerinin gerçekleştirildiği amfitiyatro salonu, ilk yardımın yapılacağı hemşire odası, zenginleştirilmiş kütüphane, yemekhane ve görsel sanatlar sınıfları yer alıyor. Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik hizmeti de okulların sunduğu hizmetler arasında öne çıkıyor. Bunlarla birlikte, öğrencilerin stratejik düşünme yeteneklerinin geliştirilmesine dönük düşünme becerileri atölyelerinde dersler verilecek. Başkent Lomé’deki iki farklı kampüste, anaokulundan liseye kadar sekiz ayrı okul bulunuyor. ...

  • Ekim 13, 2021 Etiyopya Maarif Okulları Yeni Eğitim Öğretim Yılına Merhaba Dedi

    Doğu Afrika’nın en büyük nüfusuna sahip ülkesi; Afrika Birliği’ne ev sahipliği yapan ve Türkiye ile tarihi, kültürel, ekonomik olarak çok derin bağları bulunan Etiyopya’da Türkiye Maarif Vakfına bağlı 18 okulda yeni eğitim öğretim yılı eş zamanlı düzenlenen törenle başladı. Törene öğrenci, öğretmen ve veliler yoğun ilgi gösterdi. Harar, Sebeta ve başkent Addis Ababa’da yaklaşık 2 bin öğrenciyle eğitim öğretim faaliyetlerine devam eden Maarif Okulları, yeni devraldığı 5 kampüste bu yıl ilk kez eğitime başlayacak. Ağustos ayında Etiyopya Mahkemelerinin verdiği kararla Türkiye Maarif Vakfına devredilen okulların eğitim öğretim sürecine hazırlanması için hummalı çalışma yapılmıştı. Okullar modernize edilerek, gerekli teknolojik alt yapı çalışmaları gerçekleştirilmişti.  Devir işleminin gerçekleşmesinde, ülkede daha önce alınan ve Maarif Vakfınca işletilen okulların sürdürdüğü başarılı eğitim süreçleri önemli rol almıştı. Ülkedeki son FETÖ Okullarının Vakfa devredilmesinde, başta Addis Ababa Büyükelçiliği olmak üzere Türkiye’nin resmi yetkilileriyle Türkiye Maarif Vakfı yöneticilerinin, öğrenci velileri ve Etiyopya resmi makamlarıyla kurdukları yakın ilişkilerin etkili olduğu belirtiliyor. Etiyopya ile birlikte halen 25 Afrika ülkesinde eğitim faaliyetlerini başarıyla yürüten Türkiye Maarif Vakfının ülkedeki 6 kampüste anaokulu, orta ve ilk okul ile liselerden oluşan 18 okulu bulunuyor.   ...

  • Ekim 04, 2021 Maarif Okullarıyla Türkiye, Uluslararası Diploma Veren Ülkeler Arasına Giriyor

    Türkiye Maarif Vakfı (TMV) Başkanı Prof. Birol Akgün, uluslararası geçerliliğe sahip olacak Uluslararası Maarif Programı (IMP) ve IMP-Maarif Okul Öncesi Eğitim Programı’nı hazırladıklarını bildirdi. TMV’nin eğitim felsefesinin, 21. yüzyılın gerektirdiği becerilerle donatılmış, aynı zamanda insani erdemlere sahip iyi insanların yetiştirilmesi olduğunu belirten Akgün, bu hedef doğrultusunda merkez eğitim öğretim biriminde çok ciddi AR-GE çalışmalarının yürütüldüğünü kaydetti. Maarif Okullarında Beş Şey Öğretiliyor Akgün, uzun bir çalışmanın ardından gelinen noktada eğitim müfredatlarının beş aşamalı yapıdan oluşan bir temele oturtulduğunu aktararak, bu aşamaların öncelikle iyi bir fen bilimleri eğitimi vermek, gelecek nesli teknoloji bakımından donanımlı yetiştirmek ve kritik analitik düşünme yapılarını zenginleştirmek için onlara derin bir sosyal bilimler perspektifi kazandırmak olduğunu söyledi. Eğitim müfredatları kapsamında öğrencilere iyi bir dil eğitimi vermeye çalıştıklarına işaret eden Akgün, bu çerçevede öğrencilerin önce kendi ana dilini öğrenmelerini desteklediklerini, mutlaka Türkçeyi en iyi şekilde öğrettiklerini ve uluslararası bir dili de öğrenmelerini sağladıklarını bildirdi. Akgün, müfredatın beşinci bileşenin öğrencilere insan ve doğa sevgisinin öğretilmesi olduğunu ifade ederek, “İklim değişikliğinden çevre sorunlarına kadar herkesi ilgilendiren derin bir sorunlar dizisi var. Çocukların bununla yüzleşmesi ve çözüm üretme yolunda inisiyatif almayı öğrenmesi gerekiyor.” diye konuştu. “Türkçe öğretimi ile Türkiye’nin geleceğine yatırım yapıyoruz.” Akgün, Türkçe öğretimi ile Türkiye'nin geleceğine yatırım yaptıklarını ve Türkçe öğretmeyi önemli bir vazife edindiklerini dile getirerek, “Tabii ki Türkçeyi gelişigüzel öğretmiyoruz. Öğrencilerimizin okullarımızdan mezun olurken en az B2 düzeyinde Türkçe öğrenmelerini hedefliyoruz. Bunun için de okul öncesinden başlamak üzere K12’nin her kademesinde modern dil öğretimi araçlarıyla ve sistemli bir şekilde Türkçe öğretiyoruz.” ifadelerini kullandı. Bu konuda da güçlü bir AR-GE altyapısı oluşturduklarına dikkati çeken Akgün, şunları kaydetti: “İlk defa Türkçenin belli bir müfredata göre öğretilmesi konusunda örgün ve yaygın eğitim süreçlerinde kullanılmak üzere anaokulundan üniversiteye kadar her kademeye ve seviyeye uygun bir biçimde yapılandırılmış Türkçenin Yabancı Dil Olarak Öğretimi Programı’nı akademik ve uzman bir kadroyla iki yıllık bir çalışmanın sonucunda hazırladık. Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığınca da onaylanan Türkçenin Yabancı Dil Olarak Öğretimi Programı, ilgili kurumlar, dil öğreticileri ve sınav uygulayıcıları için alanda çok önemli bir eksikliği de gidermiştir. Avrupa Konseyi Modern Diller Bölümü tarafından yayımlanan Diller İçin Avrupa Ortak Başvuru Metni esas alınarak hazırlanan bu programla, Türkçenin yabancı dil olarak öğretimine standart getirildiğini söyleyebilirim.” Türkçenin öğretimine çok büyük önem veren Vakfın bu hususta öncülük etmesini iftiharla paylaştıklarını vurgulayan Akgün, şöyle devam etti: “Program esas alınarak kademelere göre ders kitap setleri yazım çalışmalarımız da devam etmektedir. Modern dil öğretimi yöntem ve teknikleri esas alınarak hazırlanan bu kitap setlerini merkezimizde bu işler için ihdas ettiğimiz Türkçe ve Yabancı Dil Öğretimi Dairesi hazırlıyor. Bununla birlikte Türkçe ders kitap setlerini tıpkı müfredatın hazırlanmasında olduğu gibi zengin bir akademik kadronun editörlüğünde hazırlıyoruz. Böylece ilk defa örgün eğitim kapsamında K12 düzeyinde her kademe için Türkçe ders kitapları yazılmış olacak. İnşallah kitap setlerimizin yazımı bu yılın sonuna kadar tamamlanacak. Bu kitap setlerini bir set halinde hem isteyen kurumlara sunmuş olacağız hem de kendi okullarımızda kullanacağız.” “Yardımcı okuma kitap setleri hazırlıyoruz.” Akgün, Türkiye’de uluslararası imam hatip okullarının hazırlık sınıflarında olduğu gibi MEB tarafından yürütülen Suriyeli Çocukların Türk Eğitim Sistemine Entegrasyonunun Desteklenmesi Projesi (PİKTES) projesi kapsamında da bu kitap setlerinden istifade edilebileceğine işaret ederek, şu ifadeleri kullandı: “Halihazırda kendi okullarımızda pilot uygulamaları da yapılmaktadır. Ders kitaplarımızı aynı zamanda dijital uygulamalara yönelik içeriklerle zenginleştireceğiz. Böylece küresel salgınla birlikte eğitimde başlayan hibrit sistemin eğitim öğretim içeriklerini de hazırlıyoruz. Diğer taraftan ders kitap setlerini destekleyici yine müfredat esas alınarak yardımcı okuma kitap setleri de hazırlıyoruz. Bu kitap setlerini de çok kısa süre içinde ilgili kurum ve isteyen herkesle paylaşacağız.” “Maarif mezunları Türkiye’de yükseköğretimi tercih ediyor.” Maarif okullarından mezun olan öğrencilerin önemli bir kısmının yüksek öğretimlerine Türkiye’deki üniversitelerde devam ettiğini bildiren Akgün, “Bugüne kadar toplam 5 bin 700 mezun verdik. Her yıl ortalama 1000’e yakın Maarif mezunu öğrenci Türkiye’deki yükseköğretim kurumlarına yerleşiyor. Bunların hepsi de burslu değil, çok büyük bir çoğunluğu kendi paralarıyla Türkiye’ye geliyorlar.” bilgisini paylaştı. Akgün, böylece hükümet programları ve Türkiye’nin son yıllarda ısrarla vurguladığı “eğitimde uluslararasılaşma” politikalarına da önemli katkı sunduklarının altını çizerek, şu bilgiyi paylaştı: “Sadece Maarif öğrencileri değil, Maarif okulları dışındaki okullardan da Türkiye’ye öğrenci hareketini organize etmek için Maarif Ajansı birimini kurduk. Uluslararası öğrencilerin Türkiye’deki üniversitelere yerleştirme konusunda ciddi bir çabamız var. Türkiye Maarif Vakfının, Türkiye’deki kamu ve özel üniversitelerden olmak üzere 85 üniversiteyle iş birliği protokolleri bulunuyor. Bulunduğumuz ülkelerdeki Maarif Okullarında bunların çoğunluğuyla ortaklaşa Yabancı Uyruklu Öğrenci Sınavı (YÖS) yapıyoruz. Böylece o sınava girenler, Türkiye’ye daha kolay geliyorlar ve açılan kontenjanlara nitelikli öğrencilerin seçilmesi hususunda da önemli bir katkıda bulunuyoruz.” TMV’nin Yeni Uluslararası Maarif Programı “Şu ana kadar öğrenim gören 45 bine yakın öğrencimiz bulunuyor, 5 bin 700 öğrenci de bu zamana kadar mezun oldu. Onlarla beraber toplamda 50 bin öğrenciyi buluyor.” açıklamasını yapan Akgün, Vakfın yeni hazırladığı Uluslararası Maarif Programı’na (IMP) ilişkin bilgileri paylaştı. Akgün, amaçlarını uluslararası alanda tanınırlığı olan bir programa sahip olmak şeklinde tanımlarken bu kapsamda iki program geliştirdiklerini anlatarak, şunları söyledi: “Bu doğrultuda ilk olarak uluslararası geçerliliği olan Uluslararası Maarif Programı’nı (IMP) hazırladık. Bu çok orijinal ve özgün bir çalışma. Sahada pilot çalışmalarını yaparak uygulanabilir bir müfredata dönüştürmeye çalışıyoruz. Zira bu çok zor bir konu. Her ülkeye uygun bir müfredat yapmak kolay değil, ancak geliştirilen uluslararası standartlara sahip programın ülkelerin ihtiyaçları ve talepleri doğrultusunda bölgelere entegrasyonu üzerine çalışmalarımızı yürütüyoruz. Belli metodolojileri ve içerikleri seçerek ve bunun güncel programlarla, güncel hayatla ilişkisini koparmadan gelişme, kalkınma ve ilerleme anlamında uygulanabilir, kabul edilebilir program haline getirilmesi gerekiyor. Başlangıçta daha çok yerel müfredat ve uluslararası birtakım sertifikasyonlarla ilerledik. Örneğin bazı okullarımızda, Fransızca eğitim yapılan yerlerde bile aileler İngilizce takviye istiyor. Gerektiğinde Cambridge sertifikasını kullanıyoruz, bundan da gocunmuyoruz. Çünkü orada bir birikim var, bizim kullanabileceğiniz sıfırdan kendimize ait bir yabancı dil programımız yok. Bu anlamda dünyadaki farklı ülkelerin birikimlerini almada, öğrenmede ve bunlara ilave olarak kendi değerlerimizde harmanlanmış olarak kendi özgün Maarif Programımızı geliştirme konusunda gerçekten çalışıyoruz ve bu konuda şimdiye kadar önemli mesafeler kat ettik.” “Türkiye’nin eğitim alanında da farklı ve öncü bir ülke olması gerekiyor.” IMP’nin uluslararası geçerliliğinin olacağını duyuran Akgün, “Bulunduğumuz noktada bu aşamaya geldik. Bundan sonra okullarımızın hepsinin kapılarında, ‘Bu okulda IMP Programı uygulanmaktadır’ diye kendi markamızı asacağız. Dikkat ederseniz pek çok okulda ‘Burada IB programı uygulanmaktadır.’ ya da ‘Cambridge Sertifikasyonu kullanılmaktadır.’ yazar. Bunda yanlış olan bir şey yok.” değerlendirmesini yaptı. Türkiye’nin eğitim alanında da farklı ve öncü bir ülke olması, eğitim hizmeti verdiği ülkelerde kendi farkını hissettirmesi gerekiyorsa bunun için orijinal, özgün, kendi çalışmalarının ürünü olan bir müfredatı geliştirmesi gerektiğinin altını çizen Akgün, şu ifadeleri kullandı: “Emin olun beş yıldır buna kafa yoruyoruz. Şu anda programın çerçeve belgesi çıktı. Çıktılarına ilişkin ön çalışma bitti. Bunun uygulamasına ilişkin programlar olgunlaşacak ve Türkçenin eğitim programı nasıl hazırlanmışsa, Maarif’in uluslararası kalitede bir eğitim müfredatı ve arkasında eğitimde kullanılacak kendi materyalleri olacak. Şu an basılı ve dijital materyaller konusunda da çalışıyoruz. Yani büyük bir AR-GE çalışması içerisindeyiz.” Akgün, IMP’nin ilk basamağını oluşturan okul öncesi eğitim müfredatın ise akademisyenlerden oluşan geniş bir ekiple yine uluslararası standartlara sahip bir çalışma olarak yapıldığını bildirerek, şunları söyledi: “Maarif Okul Öncesi Eğitim Programı çalışması büyük ölçüde tamamlandı. Şimdi hazırlanan programı Talim Terbiye Kuruluna da sunacağız. Balkanlar, Asya ve Afrika’dan 10 ülke seçerek 3 farklı kıtada Okul Öncesi Eğitim Programı’nın pilot çalışmalarına başladık. Program Mali, Kuzey Makedonya, Arnavutluk, Avustralya gibi ülke eğitim bakanlıklarına sunuldu ve uluslararası bir program olarak ön kabuller alınmaya başlandı. Eş zamanlı olarak materyal geliştirme çalışmalarına ve öğretmen eğitimlerine de devam ediyoruz. Şu ana kadar Arnavutluk, Kosova, Makedonya, Mali, Cibuti ve Tanzanya’da okul öncesi öğretmen eğitim programları düzenlendi. Bir yandan uzaktan öğretmen eğitim çalışmaları da devam ediyor. Buralardan elde edilen dönütlere göre bu program iyileştirilecek.”...