Türkiye Maarif Vakfı (TMV), Belçika'ya iş gücü göçüyle gelen ve 60 yıldan fazladır varlık gösteren Türk toplumu içerisinde çok dillilik ve kültürel zenginliğin farklı boyutlarıyla ele alındığı bir sempozyum düzenledi.Brüksel'deki TOBB ofisinde düzenlenen sempozyuma, Türkiye'nin Brüksel Büyükelçisi Bekir Uysal, Türkiye Maarif Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Halime Kökce, dil terapistleri İsmigül Assenov ve Melanie Delaunay, Klinik Psikolog Neslihan Akyol, Çok dillilik uzmanı Laura Schenus, Liege Üniversitesi Dil Terapisi Bölüm Başkanı Prof. Comblain Annick ve Brüksel Çok Dillilik Konseyi Başkanı Prof. Dr. Philippe Van Parijs katıldı.TMV Belçika Temsilcisi Büşra Doğan, açılış konuşmasında, TMV'nin Belçika'da Türk çocuklara hem eğitim aldıkları diller ve okuldaki branş derslerinde hem de ana dillerinin gelişimi konusunda destek sağladığını anlattı.TMV Mütevelli Heyeti Üyesi ve eski Brüksel Büyükelçisi Doç. Dr. Hasan Ulusoy da TMV'nin 55 ülkede faaliyet gösterdiğini anımsatarak, "Avrupa özeline baktığımızda temel belirleyicilerinden biri göçmen topluluklardan olarak Türklerin mevcudiyeti. TMV, Belçika Türk toplumunun gençleri ve ülkenin bir anlamda geleceği olan çocuklarımızın, Türk vatandaşlarımızın ana dil eğitimine katkı sağlamak için çalışmalarda bulunuyor." diye konuştu.Göçmen toplulukların tam olarak entegre olmaları için çok dilliliğin önemli olduğuna dikkati çeken Ulusoy, hem ana dil hem de yaşanılan ülkede konuşulan dillere hakim olunması gerektiğinin altını çizdi.Ulusoy, ana dile hakim olunduğu takdirde başka dillerin öğrenilmesi sürecinin de kolaylaşacağına dikkati çekerek, sempozyumdan çıkacak fikirlerin Belçika'daki uygulamalara yol gösterici nitelikte olmasını umduğunu dile getirdi."Türkler, Belçika toplumunu zenginleştirdi" vurgusuTürkiye'nin Brüksel Büyükelçisi Uysal da sempozyumda Türk vatandaşlarının Belçika'ya gelişinin "60. yıl dönümünün" çok dillilik odaklı bir yaklaşımla ele alınacağını söyledi.Uysal, iş gücü göçünün yalnızca ekonomik bir hareketlilik değil, aynı zamanda toplumsal dönüşüm sürecinin kendine özgü deviniminin başlangıcı anlamına geldiğini ifade ederek, şu görüşleri paylaştı:"1960'lardan itibaren Türkiye'den Belçika'ya gelen vatandaşlarımız sadece kendi yaşam koşullarını iyileştirmekle kalmamış, Belçika toplumunu sosyal, kültürel ve ekonomik manada zenginleştirmişlerdir. Sanattan siyasete başarılı bireylerin varlığı bunun en güzel kanıtıdır. İki toplumun iç içe geçmesiyle ortaya çıkan çok dillilik ve kültürel çeşitlilik iki ülke için de önemlidir."Uzmanlar, ana dilin önemine işaret ettiPsikolog Akyol ise ana dil temelleri atılmamış bireylerin başka dilleri nasıl öğreneceğine dair bilgiye de sahip olamayacağını vurgularken, Delaunay da Brüksel'de 104 dilin konuşulduğunu, göçmen ailelerin çocuklarında konuşma problemlerinin öğrenilmesi istenen dile yeterince maruz kalmamaktan kaynaklandığı mesajlarını verdi.Assenov ise göçmen ailelerin çocuklarına ana dil yerine toplum dilini öğretmeye çalıştığını ancak bu yaklaşımın doğru olmadığını ifade ederek, ülkede konuşulan dilin zaman içerisinde öğrenileceğinin, ancak çocuğun aileden ana dilinin temelini alması gerektiğinin altını çizdi.Schenus da dil öğreniminde "his filtresi" engeline değinerek, çocuklarda dille ilgili olumlu hisler uyandırılması için çalışmalar yapılması gerektiğine işaret ederken, Prof. Dr. Annick ise bir çocuğun birden fazla dili aynı anda öğrenebileceğini ve dillerin birbirini tamamladığını aktardı.Annick, Belçika'da ana dilin önemine uygun müfredatların uygulanmadığını belirterek, "Dil bilimciler için hiyerarşi yoktur. Tüm diller eşittir." dedi.Prof. Dr. Van Parijs de Belçika'nın kendi içerisinde iki resmi dili olduğunu anımsatarak, bu dillerden birine hakim olanların diğerine yeterince hakim olmaması sorununa değindi.Van Parijs, "çok dillilik haftası" etkinliği önerisinde bulunarak, ana dilin öneminin vurgulanması gerektiğini, ancak çocuklara ana dilini öğretmede ilk sorumluluğun ebeveynlere ait olduğunu kaydetti....
Moritanya’nın Ankara Büyükelçisi Muhammed Ahmed Lehwirthi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Moritanya ziyareti öncesi iki ülke arasında güçlenmeye devam eden ilişkileri değerlendirdi. Lehwirthi, Türkiye ile Moritanya'nın ortak değerlere sahip iki ülke olduğunu vurgulayarak, "Türkiye ile arkadaşça değil, kardeşçe bir ilişkimiz var. Türkiye ile ilişkilerimiz her koşulda güçlüdür." ifadelerini kullandı. Erdoğan'ın Moritanya ziyaretinin iki ülke açısından son derece önemli olduğuna dikkati çeken Lehwirthi, bu ziyaretin ikili ilişkileri daha yukarı taşımak için bir fırsat olduğunu belirtti. Lehwirthi, Türkiye'nin Moritanya ve genel olarak Afrika'daki rolü ile ilgili şunları kaydetti: "Osmanlı döneminde ve şu anda oynadığı rolden dolayı Türkiye, tüm Müslümanların kalplerine yakın bir ülkedir. İstanbul, 600 yıl boyunca Müslüman ülkelerin başkentiydi. Şu anda da Türkiye ekonomik ve siyasi olarak bir kalkınma sürecindedir. Tabii ki bu da tüm İslam ülkeleri için bir gurur kaynağıdır. Türkiye’nin duruşu, Müslüman halkları için önemli bir duruştur." "Moritanya ile Türkiye'yi deniz yoluyla bağlamak istiyoruz" Türkiye ile Moritanya arasındaki diplomatik ve ticari ilişkilerin kısa sürede ivme kazandığına dikkati çeken Büyükelçi Lehwirthi, bu süreçte iki ülke arasında sağlık, güvenlik, inşaat gibi çeşitli alanlarda 12 iş birliği anlaşması imzalandığını belirtti. Lehwirthi, önümüzdeki süreçte iki ülke arasındaki ticaret hacmini artırmayı hedeflediklerini belirterek, "Atasözümüzün dediği gibi, ticaret iki ülke arasındaki kardeşliği güçlendirir." değerlendirmesinde bulundu. Bu çerçevede ellerinden geleni yapacaklarını ifade eden Büyükelçi, "Moritanya ile Türkiye’yi direkt deniz yoluyla bağlamak istiyoruz. Böylece Türkiye’den Moritanya’ya ihraç edilen mallar daha hızlı bir şekilde ve daha az bir maliyetle ülkeye ulaşabilir." dedi. "Maarif Okullarına rağbet çok fazla" Ülkelerindeki FETÖ okullarının Türkiye Maarif Vakfı'na devredildiğini hatırlatan Lehwirthi, "Bu okullar çok nitelikli okullar. Maarif Okulları'na rağbet çok fazla, birçok öğrenci bu okullarda okumak istiyor." dedi. Büyükelçi Lehwirthi, Türkiye'de eğitimine devam eden 200 Moritanyalı öğrenci bulunduğunu belirterek, "Gerçek elçiler bu öğrenciler olacak çünkü bu öğrenciler Türkiye’de yaşıyor, Türk dilini ve kültürünü yerinde öğreniyorlar." ifadelerini kullandı. Lehwirthi ayrıca Moritanyalı birçok askerin Türkiye'de eğitim aldığını belirtti. KAYNAK: AA...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan Afrika ziyaretinin ikinci durağı olan Moritanya’da Türkiye Maarif Vakfı bünyesinde bulunan Maarif Okullarını ziyaret etti. Öğrencilerin sevgi seli ile karşılaşan Emine Erdoğan, Moritanya Maarif Kız Lisesini ve Anaokulunu ziyaret ederek okulları gezdi, mevcut durum ve çalışmalar hakkında bilgi aldı. “Üniversite eğitimine Türkiye’de devam etmenizi gönülden isteriz” Moritanya Maarif Kız Lisesi’nde konuşan Emine Erdoğan, “Dost ve kardeş ülke Moritanya’da bulunmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Türkiye Maarif Vakfı eğitim alanında güvenilir bir marka olma yolunda hızla ilerlemektedir. Maarif markasıyla bu okul, eğitim alanında yeni ve temiz bir sayfadır. Bu temiz sayfaya kız çocuklarımızın geleceğini hep birlikte işleyeceğiz. Üniversite eğitimine Türkiye’de devam etmenizi gönülden isteriz. Kız çocuklarının eğitiminin desteklenmesi her zaman bizim öncelikli konularımızdandır. Çünkü kadınların eğitimi, insanlığın eğitimidir.” ifadelerinde bulundu. Erdoğan’a ziyaretinde Türkiye Maarif Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Hasan Yavuz eşlik etti....
Sudan'da her yıl düzenlenen Okul Olimpiyatlarının komite merkezi olarak Türkiye Maarif Vakfı (TMV) Nyala Lisesi seçildi. Bu yıl Darfur eyaletinin Nyala şehrinde yapılması kararlaştırılan olimpiyatlar, binlerce başarılı öğrenciyi bir araya getirecek. Etkinlikler öncesi kurulacak komitenin merkezi olarak belirlenen lisede, Sudanlı yetkililer incelemede bulundu. İlk toplantıya, Eyalet Valisi Adem el-Feky Muhammed, bakanlar ve bürokratlar katıldı. Sudan Eğitim Bakanı Asya Muhammed İdris, yaptığı konuşmada, TMV'nin Sudan'daki çalışmalarını takdirle karşıladıklarını dile getirdi. Türkiye ve Sudan Eğitim Bakanlarının ortak hareket ettiğini belirten İdris, "TMV, Sudan'da kısa sürede güzel işler başardı. Şimdi Sudan'ın büyük önem verdiği olimpiyatların merkezi konumunda olacaklar. Onların etkinliğimize dahil olması olimpiyatları uluslararası boyuta taşıyacak." dedi. Nyala Eğitim Yetkilisi Hasan Hamis Ciruv ise okulun teknik ve fiziki alanlarının olimpiyat komitesi için uygun olduğunu kaydederken, toplantı salonları, okul ekipmanları ve çevre genişliğinin TMV Nyala Lisesi’nin seçilmesinde büyük rol oynadığının altını çizdi. TMV Sudan Direktörü Ömer Alçep de "Geçen yıl Kesele şehrinde yapılan okul olimpiyatları bu yıl Nyala'da olacak. Binlerce başarılı öğrenci Darfur'a gelecek ve 15 gün süreyle etkinlikler devam edecek. Sudan Eğitim Bakanlığının olimpiyat merkezi olarak TMV Nyala Lisesini seçmiş olmasından büyük onur duyduk." ifadelerini kullandı. Sudan Okul Olimpiyatları Ekim ayında düzenlenecek. KAYNAK: AA...
Afganistan’da FETÖ iltisaklı 12 okul ve 3 dershane bugün yapılan devletlerarası tören ile Türkiye Maarif Vakfı’na devredildi. Anlaşma T.C. Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz ve Afganistan Eğitim Bakanı Mohammed İbrahim Şinvari tarafından imzalandı. Afganistan Eğitim Bakanı Muhammed İbrahim Şinvari törende yaptığı konuşmada “Türkiye, Afganistan’ın ve İslam dünyasının sorunlarının çözümünde her zaman yapıcı davranmıştır. Aynı zamanda her daim Afganistan’ın da yanında olmuştur. Türk Hükümetinin Afganistan Hükümeti’nden talebi üzerine Afgan-Türk Okullarının Türkiye Maarif Vakfı’na devredilmesine karar verdik. Biz Türkiye’ye, Türk eğitim sistemine güveniyoruz ve çocuklarımızı sizlere emanet ediyoruz. Bu anlaşmanın iki dost ülke işbirliğini geliştireceğine inanıyor ve Türkiye’nin eğitim alanındaki tecrübelerinden faydalanmak istiyoruz.” dedi. T.C. Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz konuşmasında “Türkiye ve Afganistan arasında kardeşlik hukukuna dayanan kadim bir ilişki mevcuttur. Bu ilişkileri her alanda geliştirmek istiyoruz. Eğitim alanında da karşılıklı işbirliğini arttırarak tecrübemizi kardeş Afgan halkı ile paylaşacağız. Böylelikle Afganistan’ın geleceğine umut olacak nesillerin yetişmesine katkı sağlamayı amaçlıyoruz. Afgan-Türk Okullarının Türkiye Maarif Vakfı’na devredilmesiyle beraber burada büyük bir eğitim yatırımı yapacağız. Bu okulların sayısını artırırken Afganistan Milli Eğitim Bakanlığı ile beraber müfredatını geliştireceğiz. Çağın gerektirdiği bilgi ve teknolojik imkânları Afganistan’a aktaracağız. Okullarımızdan mezun olan başarılı öğrencilere Türkiye’de üniversite bursu sağlayacağız. Bu okulların Türkiye Maarif Vakfı’na devredilmesi ile eğitimde kalite artacak, Afganistan ile ebedi dostluğumuzu bozmak isteyenleri ortadan kaldırmış olacağız.” dedi. Türkiye ile Afganistan arasında tarih boyunca süregelen dostluğa dikkat çeken Yılmaz, “Bizim kardeşlerimiz ve dostluğumuz şahısların veya grupların dostluğu değildir, halklarımızın milletlerimizin dostluğudur. Biz tek milletiz. Dostluğumuzu hiç kimsenin bozmasına fırsat vermeyelim, birlikte çalışarak birlikte başararak evlatlarımıza iyi bir gelecek hazırlayalım.” ifadelerinde bulundu. Anlaşma törenine Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Afrika seyahati heyetinde bulunduğu için katılamayan Türkiye Maarif Vakfı Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün “Afgan-Türk Okulları Türkiye Maarif Vakfı tarafından devralınmıştır. Bu okullar Türkiye Maarif Vakfı tarafından uluslararası standartlara uygun olarak geliştirilecektir. Vakıf olarak Afganistan Milli Eğitim Bakanlığı ile işbirliği içerisinde eğitim-öğretim hayatında başarılı öğrenciler yetiştirmek için buradayız.” dedi. Okulların devir çalışmalarının hızla tamamlanmasının ardından Türkiye Maarif Vakfı Afgan-Türk Okulları, modern altyapısı, profesyonel idareci ve öğretmen kadrosuyla Afgan öğrencilere hizmet sunacak. Bu kapsamda Türkiye Maarif Vakfı bütün hazırlıklarını tamamlarken Afganistan’da görev yapacak idareci ve öğretmenlerin eğitim ve oryantasyon çalışmalarını da tamamladı. Törene Milli Eğitim Bakanlığını temsilen Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın yanı sıra Bakan Yardımcısı Orhan Erdem, Yükseköğretim ve Yurt Dışı Eğitim Genel Müdürü Bülent Çiftçi ve Uluslararası Anlaşmalar ve Burslar Daire Başkanı Binnur Uzun katılırken, Türkiye Maarif Vakfını temsilen Mütevelli Heyeti Başkanvekili Osman Nuri Kabaktepe, Mütevelli Heyeti Üyesi Doç. Dr. Cahit Bağcı, Yönetim Kurulu Üyeleri Nedim Kaya ve Ahmet Türkben ve Asya-Pasifik Bölge Koordinatörü Harun Küçükaladağlı hazır bulundular. ...
Türkiye Maarif Vakfı Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün ve beraberindeki heyet Kırgızistan’da bir dizi resmi temasta bulundu. Yapılan görüşmelerin ardından açıklamada bulunan Akgün, Türkiye Maarif Vakfının Kırgızistan ile işbirliğine hazır olduğunu belirterek, “Vakfımızın burada şube açmasına izin verilmesini istiyor ve bekliyoruz. Kırgızistan ile ortak işbirliği yol haritasının belirlenmesini istiyoruz. Kırgız yetkililer ile görüşmelerde tüm bu konuları açık bir şekilde dile getirdik.” dedi. Türkiye ile Kırgızistan arasındaki ilişkileri, "son derece güçlü ve derin" olarak tanımlayan Akgün, bu ilişkilerin, bir çıkar grubunun yapmış olduğu çalışmalarla sarsılamayacak kadar önemli olduğunu vurguladı. Akgün, "15 Temmuz'da şiddete bulaşmış ve kendi ülkesine ihanet etmiş ve yine kendi halkı üzerine F-16'larla bomba yağdırmış olan bir terör örgütünden bahsediyoruz. FETÖ, Türkiye ve Kırgızistan ilişkilerinde sorun olmaya devam ediyor. İki ülke arasında bir güvensizlik yaratılmaya çalışılıyor. Dolayısıyla bu sorunun bir an önce çözülmesi gerekiyor." ifadelerini kullandı. Egemen, dost ve kardeş Kırgızistan'ın iç siyasetine karışmaktan uzak durduklarını kaydeden Akgün, "Kırgız halkının derin bir Türkiye ilgisi, güveni ve sevgisi var. Aynı şey Türkiye için de geçerlidir. Devletler arası güvenin yeniden tamir edilmesi, dün olduğu gibi yarın da bu ilişkilerin geliştirilmesi en büyük temennimizdir." diye konuştu. Akgün, Türkiye ile Kırgızistan arasındaki ilişkilerde 15 Temmuz sonrasında yaşanan sorunun bir an önce giderilmesi gerektiğini vurguladı. "Bu okullara çocuğunu gönderen ailelere güvence vermek istiyoruz" Türkiye Maarif Vakfının, çözüm için araç ve fırsat olduğunu ifade eden Akgün, şöyle devam etti: "Kırgızistan'da Türk okulları adı altında kurulan eğitim kurumlarının kapatılmasını istemiyoruz. Vakıf olarak FETÖ ile bağlantılı oldukları bilinen okullara çocuğunu gönderen ailelere güvence vermek istiyoruz. Çünkü bu aileler Türkiye'ye güvenen ailelerdir. Bu güveni boşa çıkarmamak lazım. Buradaki öğrenciler bizim öğrencilerimizdir. Bu okullara çocuğunu gönderen ailelerin ve çocukların hiçbir suçu yoktur. Onlar Türk devletine güvendikleri için ve bu okullar, Türk okulları olduğu için çocuklarını gönderdiler. Bunun için bu okulların tamamen kapatılması söz konusu değildir." Akgün, bu okullarda okuyan öğrencileri ve ailelerin yanı sıra öğretmenleri de mağdur etmeyecek şekilde bir çözüm mekanizması geliştirilmesini arzuladıklarını belirtti. Türkiye Maarif Vakfı olarak, Kırgızistan'daki söz konusu okulların, Vakfa devir edilmesini istediklerini söyleyen Akgün, "Kırgızistan tarafıyla beraberce müzakere ederek bir yol haritası geliştirebiliriz. Bir mutabakat anlaşması sonucu ortak komisyon kurulur. İki ülke yetkililerinin ilgisi ve bilgisi dahilinde bu süreci işletecek bir formül geliştirmeliyiz. Yeter ki ortak siyasi irade olsun." diye konuştu....
Türkiye Maarif Vakfı, Afganistan'da faaliyetlerine başlamak için Afganistan Ekonomi Bakanlığından çalışma belgesini aldı. Çalışma Belgesinin takdimi için Ekonomi Bakanlığında düzenlenen törene Türkiye Maarif Vakfı Afganistan Direktörlüğü yetkilileriyle Afganistan Ekonomi Bakanlığı yetkilileri katıldı. Törende konuşan Maarif Vakfı Afganistan Ülke Direktörü Mucip Uludağ, Maarif Vakfı olarak Afganistan'daki eğitim sisteminin geliştirilmesi için ellerinden geleni yapmaya hazır olduklarını söyledi. Maarif Vakfının amacının tüm dünyada güzel insanlar yetiştirmek olduğunu aktaran Uludağ, eğitimde insanlığın ortak değerlerini esas aldıklarının altını çizdi. Ayrıca ülkedeki eğitimin kalitesini arttırmak ve kapasitesinin güçlendirilmesi için faaliyetler yürütmeyi planladıklarını ifade eden Uludağ, Türkiye Maarif Vakfının Afganistan'daki tüm kesimleri kucaklayacağını ve hiçbir ayrım yapmadan herkese eşit davranacağını kaydetti. Ekonomi Bakanlığı Yabancı Kurumlardan Sorumlu Genel Müdürü Ahmad Riaz Sediqi de Afganistan olarak Türkiye Maarif Vakfı'nın faaliyetlerine destek vermeye hazır olduklarını vurguladı. Sediqi, ''Bizim çocuklarımızın geleceği için eğitim faaliyetleri yapacak Türkiye Maarif Vakfı'na elimizden gelen yardımı esirgemeyeceğiz'' dedi. Konuşmaların ardından Genel Müdür Sediqi, Türkiye Maarif Vakfı'nın Çalışma Belgesini Afganistan Ülke Direktörü Mucip Uludağ'a takdim etti....
