Türkiye Maarif Vakfı öncülüğünde, çeşitli kurum ve üniversitelerin iş birliğiyle düzenlenen Uluslararası Balkanlarda Türkçe Öğretimi ve Türkoloji Sempozyumu’nun dördüncüsü bu yıl Konya’da başladı. Konya Büyükşehir Belediyesinin ev sahipliğinde gerçekleşen sempozyum, Balkanlar’da Türkçe öğretimi ve Türkoloji alanındaki akademik birikimi kamuoyuyla paylaşmayı hedefliyor. İlk kez 2022 yılında Arnavutluk’ta Tiran New York Üniversitesi’nde gerçekleştirilen sempozyum, daha sonra 2023’te İstanbul Üniversitesi’nde, 2024’te ise Bosna-Hersek’te Uluslararası Saraybosna Üniversitesi’nde düzenlenmişti. Her yıl düzenlenen bu uluslararası etkinlik, bölgedeki Türkçe ve Türkoloji çalışmalarına yeni bir ivme kazandırmayı amaçlıyor.Sempozyuma Türkiye Maarif Vakfı Başkanı Mahmut M. Özdil, Konya Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Uzbaş, TMV Mütevelli Heyeti Üyeleri ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Tiran New York Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Güneş, Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cem Zorlu’nun yanı sıra akademisyenler ve Türkçe gönüllüleri katıldı. Sempozyumda bildiriler, paneller, atölyeler ve istişare toplantıları vesilesiyle alanında uzman akademisyenler, araştırmacılar ve eğitimciler bir araya geliyor. Sunulan bildiriler, sempozyum sonrasında kitaplaştırılarak ilgililerin erişimine sunulacak.“Türkçe, Göç Sayesinde Farklı Coğrafyalarda da Hayat Buluyor”Açılış oturumu, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un gönderdiği telgrafın okunmasıyla başladı. Ardından Tiran New York Üniversitesi Rektörü Ali Güneş, göç olgusu ve sempozyumun gelişim sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Güneş, sempozyumun Balkanlar ile Türkiye arasındaki ilişkilerin güçlenmesine katkı sağladığına ve bölgenin güncel sorunlarının ele alınmasına imkân tanıdığına vurgu yaptı. Ayrıca, göçün insanlık tarihi boyunca süregelen bir olgu olduğuna değindi. Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cem Zorlu ise dil, kültür ve medeniyet arasındaki ilişkiye dikkat çekerek, Türkçenin ortak bir kültür dili olarak taşıdığı öneme vurgu yaptı.Türkiye Maarif Vakfı Başkanı Mahmut M. Özdil, Türkiye Maarif Vakfının faaliyetlerine değinerek Türkiye Maarif Vakfı için Balkanların kendine özgü ağırlığını her zaman koruduğunu ifade etti. Türkçenin tarih boyunca ve günümüzde çeşitli coğrafyalarda hayat bulduğunu ifade eden Özdil, göçmenlerin Türkçe’ye kattığı zenginliği vurguladı. Başkan Özdil: "Türklerin ve dolayısıyla Türkçenin Orta Asya’da başlayan ve Anadolu’da devam eden yolculuğu, farklı coğrafyalarda da hayat bulmakta. Göç ve dil ilişkisi konuşulurken genellikle göçmenin yaşadığı çeşitli zorluklar, ana dilini korumakta yaşadığı güçlükler, uyum sorunları gibi konular ele alınır. Ancak bizim Türkçede yaşadığımız tecrübe göç ve dil ilişkisinin olumsuzluklardan ibaret olmadığını gösteriyor. Göçmenlerin Türkçe’ye kattığı büyük bir zenginlik söz konusu. Farklı sesler, tınılar, ritimler dilimizi bozmak bir kenara zenginleştiren unsurlardır." dedi.Konya Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mustafa Uzbaş da konuşmasında, Türkçe ve Türk kültürüne olan ilginin dünya genelinde giderek arttığını ifade etti. Uzbaş, Balkan coğrafyasındaki tarihî ve kültürel bağların bu ilgiyi daha da anlamlı kıldığını vurguladı....
Detaylı bilgi için tıklayınız. Birinci Grup Başvuru Linki İçin (Öğrenciler) tıklayınız. İkinci Grup Başvuru Linki İçin (Maarif Çalışanları) tıklayınız....
Türkiye Maarif Vakfına bağlı New York Tirana Üniversitesi (UNYT) Balkan Araştırmaları Merkezince düzenlenecek Türkoloji Sempozyumu’nun açılış programı gerçekleştirildi. Programa Arnavutluk’taki Türk ve yerel kurum ve kuruluş temsilcileri, Türkologlar, akademisyenler, öğrenciler ile diğer davetliler katıldı. Türkiye'nin Tiran Büyükelçisi Tayyar Kağan Atay açılışta yaptığı konuşmada, iki ülke arasında köklü tarihi bir ortaklığın mevcut olduğunu ifade ederek, “Bir ortak tarih geçmişimiz, bir ortak tarih anlayışımız var. Bu ortak değerlerimizin, bu ortak birlikteliğimizin oluşmasında dilimizin de sadece Arnavutluk’ta değil bütün Balkanlar’da yüz yıllardır çok büyük bir kültür taşıyıcısı işlevini görüyoruz.” ifadelerini kullandı. Büyükelçi Atay, 2023’te hem Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun hem de Türkiye-Arnavutluk arasındaki diplomatik ilişkilerin başlamasının 100. yılının kutlanacağını anımsattı. Arnavutçanın Türkiye’de, Türkçenin de Arnavutluk’taki okullarda seçmeli dil olarak okutulmasına imkân sağlandığını hatırlatan Atay, yapılan anketlere göre, Arnavutluk’ta Türkçeye büyük bir ilgi olduğunu vurguladı. Arnavutluk Eğitim ve Spor Bakan Yardımcısı Albana Tole, Arnavutluk’taki gençlerin gelişimine verdiği katkılardan dolayı Türkiye Maarif Vakfına, Spor Bakanı Evis Kuşi adına teşekkür etti. Tole, “Türkiye Maarif Vakfı eğitim metotları ve müfredat noktasında bilimsel araştırmalar yapıyor ve araştırmaları da destekliyor.” dedi. Türkiye Maarif Vakfı Başkan Vekili Prof. Ahmet Emre Bilgili, Vakfın halihazırda 6 kıtada 67 ülkede faaliyet yürüttüğünü söyleyerek, bu kapsamda yaklaşık 50 bin öğrenciye eğitim verdiklerini ifade etti. Türkiye Maarif Vakfı ve New York Tirana Üniversitesinin Türkçe ve Türkolojiye büyük önem verdiğini dile getiren Bilgili, “Türkiye’nin uluslararası eğitimde dünyaya açılan kapısı olan Türkiye Maarif Vakfı kurulduğu günden bu yana uluslararası eğitim sistemini çok iyi tetkik etmiş ve özgün bir model olarak Uluslararası Maarif Programını geliştirmiştir.” İfadelerini kullandı. New York Tirana Üniversitesi (UNYT) Rektörü Prof. Dr. Erkan Erdemir, Vakfın Arnavutluk’ta bir üniversitesi ve K12 düzeyinde okulları bulunduğunu belirtti. Bu üniversitenin lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyinde eğitim verdiğine işaret eden Erdemir, “Üniversitemizde 17 farklı ülkeden 670 öğrenci bulunuyor. Küçük ve butik bir üniversitemiz var şimdilik. Tabii ki çok kısa süre içerisinde büyümeyi hedefliyoruz. 17 farklı ülkeden 37 üniversite ile uluslararası anlaşmalarımız söz konusu.” şeklinde konuştu. UNYT Balkan Araştırmaları Merkezi Müdürü Doç. Dr. Lindita Canari Latifi, “Balkan ülkeleri ile Türkiye arasında yüzyıllardır var olan ve var olmaya devam eden tarihsel, dilsel, edebi, kültürel, etnografik, dini ilişkiler artık yadsınamaz bir gerçektir.” değerlendirmesinde bulundu. Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. İbrahim Gültekin ise Türklerin Balkan coğrafyasıyla olan ilişkilerinin, Osmanlı Devleti döneminde 500 yıla yakın siyasi birliktelik sayesinde dil, inanç, kültür, folklor, edebiyat gibi alanlarda derinlik kazanarak sıkı bir biçimde devam ettiğini vurguladı. Gültekin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Balkanlarda Türkçe öğretimi ve Türkoloji faaliyetleri ise Balkan ülkeleri ile Türkiye arasındaki ilişkilerde köprü vazifesi görmektedir. Çünkü hem geçmişe dair siyaset, kültür ve medeniyet birikiminin araştırılması hem de bugünkü siyasi, ekonomik, bilim, kültür ve benzeri hususlardaki ikili ilişkilerin güçlendirilmesinde Türkçe öğretimi ve Türkoloji alanında yapılan çalışmalar önemli ve bir o kadar da anlamlı bir yere sahiptir. Tarihin önümüze koyduğu fotoğraftan hareketle söylemek gerekirse; Balkanlarla Anadolu, ortak bir kültürel miras zemininde buluşmaktadır.” Türkçe öğretimi ve Türk dili edebiyatı alanlarında Balkanlar'a yönelik çalışan bilim insanlarını bir araya getirerek bu alanlardaki temel güncel sorunları tespit etmeyi, bu sorunlara çözüm önerileri sunmayı ve bu alandaki bilimsel araştırmaları değerlendirmeyi amaçlayan sempozyumda, Türkçe öğretimi ve Türkoloji ile ilgili çeşitli konulardaki bildiriler tartışılacak. Sempozyum, 9 Eylül’de sona erecek. ...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Hanımefendi Emine Erdoğan, Sırbistan ve Hırvatistan'ı kapsayan resmi ziyaretlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a eşlik etti. Bosna Hersek’te Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Şefik Caferoviç'in eşi Vildana Caferoviç ile birlikte Türkiye Maarif Vakfı okulunu da ziyaret eden Emine Erdoğan, okulun öğrencileri tarafından Türk bayraklarıyla karşılandı. Emine Erdoğan, burada, anaokulu ve ilkokul sınıflarını gezerek yetkililerden bilgi aldı, öğrencilerle sohbet etti. Ziyarette 2. sınıf öğrencileri Emine Erdoğan için “Merhaba” isimli şarkıyı seslendirdi. Erdoğan'a burada özel Boşnak zambağının yer aldığı bir tablo hediye edildi. Ziyaretinde Emine Erdoğan'a, Türkiye Maarif Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün de eşlik etti. ...
Bayburt Üniversitesi ile Türkiye Maarif Vakfı Gürcistan Temsilciliği iş birliğinde gerçekleşen “Türkiye Maarif Vakfı Öğretmen Mesleki Gelişim Programı” başarılı bir eğitim sürecinin ardından düzenlenen sertifika töreniyle tamamlandı. Türkiye Maarif Vakfının Gürcistan’daki okullardan 30 öğretmenin mesleki gelişimlerini sağlamak amacıyla Bayburt Üniversitesi paydaşlığında gerçekleştirdiği eğitim programı ve gezileri üç gün sürdü. Eğitim Fakültesi öğretim elemanlarının eğitmen olduğu program kapsamında Sınıf Yönetimi, Ölçme ve Değerlendirme Temel Kavramları, Beceri Merkezli Eğitim Modeli, Eğitim Teknolojileri Temel Amaçları, Proje Tabanlı Öğrenme Yönetimi, Etkili İletişim ve Beden Dili başlıklarında oturumlar düzenlendi. Bayburt’un kültürel ve tarihsel envanterlerine ziyaretlerin yapıldığı program süresince Bayburt Üniversitesinin entegre eğitim süreçleri de tanıtıldı. Üniversitemiz Konukevinde başarıyla tamamlanan eğitim programının ardından Fuat Sezgin Konferans Salonunda sertifika töreni düzenlendi. Tören, saygı duruşu, İstiklal Marşı ve Gürcistan Ulusal Marşıyla başlayıp açılış konuşmalarıyla devam etti. Törenin açılış konuşmasını, Eğitim Fakültesini temsilen Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Kürşad Kara gerçekleştirdi. Kara, “Eğitim zor bir iştir ve bu zorlukta en büyük sorumluluk öğretmenlere düşer. Eğitime katılan öğretmenlerin bu mücadeleye ortak olması, bunun en önemli göstergesidir” dedi. Ayrıca Kara, Eğitim Fakültesi olarak bu birlikteliği ilerleyen dönemlerde lisans, yüksek lisans ve doktora boyutuyla sürdürmek istediklerini belirtti. Gürcistan Okullarında görev yapan öğretmenler adına konuşan Türkiye Maarif Vakfı Eğitim Baş Danışmanı Manana Türkzade, Türkiye ve Gürcistan dostluğunun asırlara dayandığını ve bu dostluğu pekiştirmek için bu tarz projelerin devamlılığını önemsediklerini söyledi. Türkiye Maarif Vakfı Gürcistan Temsilcisi Ali Sedat Aslan, “Bayburt Üniversitesinde aldığımız eğitimlerle eğitim gücümüzü ve kadromuzu bir kat daha güçlendirdiğimize inanıyoruz” dedi. Gelişimin ve değişimin sürekliliğine inanan bir kurum olduklarını belirten Aslan, bu projenin bir başlangıç olduğunu ve buna benzer projelerin geleneksel hale geleceğini belirterek Rektör Türkmen ve Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Kara’ya çeşitli hediyeler takdim etti. Programda konuşma yapan Rektör Türkmen, yapılan programdan büyük memnuniyet duyduklarını ve Maarif Vakfından beklentilerinin, ilişkilerin güçlenerek devam etmesi olduğunu söyledi. Rektör Türkmen, bu çerçevede Bayburt Üniversitesi ve Türkiye Maarif Vakfı arasında ikili ilişkilerin kurumsallaşması adına bir protokolün olacağının müjdesini vererek “Protokol ile dünyanın dört bir yanındaki Maarif Okulları ile iş birliği imkânı doğacağı gibi bir yandan da bu okullardan mezun olan öğrencileri Bayburt Üniversitesine getirme fırsatı doğacaktır. Eğitimde markalaşma, uluslararası ve kültürlerarası bir yumuşak güç olarak Üniversitemizin kurumsal itibarını tesis etme sürecinde lokomotif görevi üstlenecektir.” ifadelerini kullandı. Rektör Türkmen, konuşmasının sonunda projenin gerçekleşmesinde emeği geçen Türkiye Maarif Vakfı yöneticilerine, Eğitim Fakültesi yöneticilerine, eğitim kadrosuna teşekkür ederek başka bir projede Bayburt’ta ya da Gürcistan’da bir araya gelme temennisinde bulundu....
Afganistan'da Maarif Vakfı bünyesindeki Afgan-Türk Maarif Okullarında öğrenim gören Said Mohaddes Sadeqi ile arkadaşları Ahmet Nadeem Rahgosha ve Mohammad Eman Soufizada, Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının yürütücülüğünde, Samsun Çarşamba Havalimanı’nda düzenlenen TEKNOFEST Karadeniz’e katıldı. Ülkesindeki savaşta gözünü kaybeden Sadeqi, hayatını kolaylaştırmak için girdiği arayışta arkadaşlarıyla görme engelliler için gözlük, bileklik ve ayakkabı tasarladı. Geliştirilen gözlük, yürürken önüne bir engel geldiğinde kulaklık vasıtasıyla kullanıcıya sinyal gönderiyor. Bileklik ve ayakkabılarda ise kamera yardımıyla herhangi bir engel veya tehlike anında titreşimlerle uyarı veriliyor. Proje, TEKNOFEST Karadeniz’de “En iyi sunum” ödülüne layık görüldü. Sadeqi, savaşta sağ gözünü kaybedince bir proje yapmak için yola çıktığını söyledi. Takım arkadaşlarıyla bir yıldır bu proje üzerinde çalıştıklarını belirten Sadeqi, “Projemizin adı ü-‘Üçüncü göz’. Gözlük, akıllı ayakkabı ve bileklik, engel gelirse görme engellimize haber veriyor. Afganistan’daki birkaç yarışmaya katıldık ama böyle büyük bir yarışmayı hiç düşünmedik. Şimdi çok mutluyuz.” dedi. Projeyi geliştirmeyi hedeflediklerini aktaran Sadeqi, TEKNOFEST Karadeniz’de farklı fikirler öğrenerek görme engelliler yararına daha çok çalışacaklarını dile getirdi. Maarif Vakfı Sosyal Kültürel Faaliyetler Yöneticisi Fatih Pehlivan ise TEKNOFEST Karadeniz’e 129 projeyle katıldıklarını, bunlardan dördünün finale kaldığını dile getirerek, “Afganistan’dan katılan öğrenciler bölgelerindeki ailelerinin değişik ihtiyaçlarını karşılamak adına proje geliştirdi. Takımımız görme engelliler için titreşimli ayakkabı, titreşimli bileklik ve gözlük tasarladı. Bu sistem belki ileride girişimcilik ödülü de alabilir.” diye konuştu....
Türkiye Maarif Vakfının, Azerbaycan'ın başkenti Bakü’de kurduğu Uluslararası Maarif Okulları yeni eğitim öğretim yılında faaliyetine başlayacak. Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Cahit Bağcı, büyükelçilik müşavirleri ve Bakü’deki Türk kurum ve kuruluşlarının temsilcileriyle Uluslararası Maarif Okullarını ziyaret etti. Türkiye Maarif Vakfı Azerbaycan Temsilcisi İbrahim Balı, Bağcı ve beraberindeki heyete okul hakkında bilgi verdi. Büyükelçi Bağcı, ziyaret sonrasında basın mensuplarına yaptığı açıklamada Türkiye Maarif Vakfının Azerbaycan’daki okulunun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatları ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun yakın takibiyle kurulduğunu söyledi. Bakü’de kurulan Uluslararası Maarif Okullarının 25 Ağustos 2022’de tüm resmi işlemleri tamamlayarak eğitim öğretim lisansı aldığını belirten Bağcı, bu süreçte katkıları bulunan Azerbaycanlı yetkililere teşekkür etti. Bağcı, okulun Türkiye ile Azerbaycan kardeşliğinin gelişmesine, Şuşa Beyannamesi’nin hükümleri çerçevesinde iki ülke arasında yeni köprü olacağına inandığını vurgulayarak, Türkiye Maarif Vakfının yurt dışındaki faaliyetleri konusunda bilgi aktardı. 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında Türkiye’nin talebi doğrultusunda dost ve kardeş ülkelerin, FETÖ’nün kurum ve kuruluşlarını kapattığını anlatan Bağcı, Azerbaycan’da da FETÖ’ye bağlı okullar ve üniversitenin devletleştirildiğini hatırlattı. Bağcı, “Okullarımızı bulundukları ülkenin insan kaynağına yatırım, Türkiye’nin eğitim öğretim alanındaki tecrübesini kardeş, dost ülkelerle paylaşma ve karşılıklı etkileşim aracı olarak görüyoruz. Türkiye Maarif Vakfı Okullarını, Türkiye ile Azerbaycan arasında yeni bir kardeşlik köprüsü için atılmış temel olarak görüyoruz.” ifadelerini kullandı. Azerbaycan Uluslararası Maarif Okullarının 9 bin metrekare yeşil alanı kapsayan arazisinde bir idari ve dört eğitim binası bulunuyor. Akıllı tahtalarla donatılmış sınıflar, laboratuvarlar, bağımsız spor salonu, konferans salonu, yemekhane binalarına sahip okulda dersler, Azerbaycan resmi müfredatı ve “Uluslararası Maarif Eğitim Programı”na uygun olarak okutulacak....