Haber Sayfası Banner Görseli

Haberler

  • Ağustos 03, 2025 Uluslararası Erken Çocukluk Eğitici Eğitimi Programı Tamamlandı

    Türkiye Maarif Vakfı (TMV), İstanbul Medeniyet Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi iş birliğiyle, Uluslararası Maarif (IM) Programı temelinde hazırlanan kapsamlı bir eğitim programını hayata geçirdi. 4 Haziran – 25 Temmuz tarihleri arasında yürütülen program, erken çocukluk eğitimi alanında öğretmenlere uluslararası perspektif kazandırmayı hedefledi.Programın amacı, katılımcılara erken çocukluk eğitimine dair bütüncül ve uluslararası düzeyde bir bakış açısı kazandırmaktı. Katılımcıların, görev yaptıkları okullarda öğretim süreçlerini etkin şekilde yönlendirmeleri ve bu yaklaşımı uluslararası platformlarda da uygulayabilecek donanıma ulaşmaları hedeflendi.Akademik İş Birliği ve Eğitim SüreciEğitimler, İstanbul Medeniyet Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi akademisyenleri ile TMV Temel Eğitim Koordinatörlüğü uzmanları tarafından verildi. Program, çevrim içi ve yüz yüze oturumlarla 7 hafta boyunca sürdürüldü. Ters yüz öğrenme modeli çerçevesinde; ön hazırlık, öğrenme görevleri, çevrim içi etkileşimler ve uygulamalı etkinlikler bir arada kullanıldı.Program kapsamında erken çocukluk eğitimine dair kapsamlı bir içerik sunularak, çocukların çok yönlü gelişimini desteklemeye yönelik çeşitli eğitim alanlarına değinildi. Katılımcılar; çocukların gelişimsel süreçleri, erken okuryazarlık ve çok dilli eğitim, akademik ve sosyal becerilerin desteklenmesi, öğretim yöntemleri ile materyal geliştirme, rehberlik ve değerlendirme gibi konularda bilgi edindiler. Ayrıca sınıf yönetimi ve tasarımına dair uygulamalar ile atölye çalışmalarına katılarak teorik bilgilerini pratiğe dönüştürme fırsatı buldular.Türkiye Maarif Vakfı, bu programla erken çocukluk eğitiminde uluslararası ölçekte etkili olabilecek nitelikli öğretmenler yetiştirmeyi amaçlıyor. Program, öğretmenlerin sınıf içi uygulamalarını zenginleştirirken, uluslararası eğitim platformlarına katkı sağlayabilecek vizyoner bir yaklaşımı da beraberinde getiriyor....

  • Nisan 13, 2017 Diyanet İşleri Başkanı Görmez: Maarif Vakfı bilgiyi bir bütün olarak Pakistan'a getirecek

    Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, aralarında Fetullahçı Terör Örgütünün Pakistan'daki yapılanması hakkında 2007 yılında kitap yazan Ebu Lübabe Şah Mansur'un da yer aldığı Pakistanlı basın mensuplarını makamında kabul etti. Heyete, Türkiye Maarif Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün ve Yönetim Kurulu Başkan Vekili Dr. Hasan Yavuz eşlik etti. Mevlid Kandili'nde Pakistan'ı ziyaret ettiğini hatırlatan Görmez, Türkiye ile Pakistan halklarının, aralarında çok yüksek bir sevgi ve muhabbet bulunan, birbirlerine gönülden bağlı iki millet olduğunu söyledi. Görmez, Türkiye ile Pakistan'ı "kardeş olmanın ötesinde ikiz kardeş" olarak nitelendirdi. Pakistanlı İslam alimi Muhammed İkbal'in, dünyaya bakışında en çok beslendiği alimlerden biri olduğunu vurgulayan Görmez, Mevlana'yı ve onun felsefesini sadece Pakistan'a değil aynı zamanda Batı'ya da taşıdığını kaydetti. "Allah'ın kitaptaki ayetleri ile kainattaki ayetleri ayıramazsınız" Diyanet İşleri Başkanlığının tarihi ve yapısı hakkında heyeti bilgilendiren Görmez, şöyle konuştu: "Bizim ilim tarihimizde çok ciddi bir kırılma noktası vardır. O da ilmi bilginin 'dini' ve 'dini olmayan' diye birbirinden ayrılmasıdır. Pakistanlı kardeşlerimizle medrese hocalarıyla oturup konuşacağımız en önemli konu budur. Kuran-ı Kerim'in bilgiyle ilimle ilgili ayetlerine baktığımızda bu ayrım Kuran'a aykırıdır. Çünkü İslam'a göre, bir Kuran'ın ayetleri bir de kainatın ayetleri var. Allah'ın kitaptaki ayetleri ile kainattaki ayetlerini birbirinden ayıramazsınız. Dolayısıyla matematik ne kadar dini bir ilimse, tefsir o kadar dini bir ilimdir. Bizim kadim medreselerimizde tefsir, fıkıh, usul hiçbir zaman fizikten, kimyadan, matematikten, astronomiden ayrılmadı." "İçtihatsız cihad olmaz" Kendisinin kabul ettiği felsefenin makam odasındaki levhada yazılı olduğunu belirten Görmez, levhadaki Arapça hattı şöyle tercüme etti: "Kalbin semasına doğan ilk ışık hikmet yıldızıdır, sonra ilim ayıdır, sonra marifet güneşidir. Hikmet yıldızının ışığında eşyanın hakikati müşahede edilir. İlim ayının ışığında mana alemi müşahede edilir. Marifet güneşinin ışığında ise Allah Tealayı müşahade edersiniz." Bu sözün Kanuni Sultan Süleyman zamanında Çankırı'da adına yapılan caminin kubbesine nakşedildiğini aktaran Görmez, "Bir alim, bir arif, bir de hakim var. İlmin sahibine alim, hikmetin sahibine hakim, marifetin sahibine de arif diyoruz. Bu üçü birbirinden ayrıldığı zaman biz bütünü kaybediyoruz. Maarif Vakfı inşallah bu bilgiyi bir bütün olarak Pakistan'a getirecek. Siz de biz de yardımcı olacağız. Pakistan'da hikmet de marifet de ilim de var. Fakat ayrı ayrı duruyor. Bunları birleştirmek gerekiyor. Burada da bir usule muhtacız." şeklinde konuştu. Muhammed İkbal'in "İslam bir yoldur, durak veya menzil değildir" sözüne atıfta bulunan Görmez, bu yolun sabiteleri ve değişenleri olduğunun altını çizdi. Hudutun değişmediğini, yolun sınırları olduğuna dikkati çeken Görmez, "Yolun içinde hareket değişmez, hareket halinde olmalısınız. İki hareket var. Biri cihat, biri içtihat ama cihat, DAEŞ'in yaptığı gibi adam öldürmek değil. Cihat, marufu, iyiliği egemen kılmak için yaptığınız her iştir. İçtihatsız cihat olmaz. Bizi yolda hedefe götüren işaretlere ayet diyoruz. Ayetler sadece kitapta yok aynı zamanda kainatta var. Bunları birbirinden ayıramazsınız." değerlendirmesinde bulundu. KAYNAK: ANADOLU AJANSI/ 13.04.2017 ...