Türkiye Maarif Vakfı dünya toplumları ile Türkiye'yi buluşturuyor
Türkiye Maarif Vakfı dünya toplumları ile Türkiye'yi buluşturuyor

Türkiye Maarif Vakfı dünya toplumları ile Türkiye'yi buluşturuyor

Ekim 28, 2024

Milat Gazetesi yazarı Ufuk Coşkun tarafından hazırlanan analiz yazısıdır.


Türkiye Maarif Vakfı (TMV) 55 ülkede açtığı okullarda Türkiye ile dünya toplumları arasında çok sıcak bağlar kuruyor. Özgün Maarif eğitim felsefesiyle insana; dönüştürülmesi gereken bir varlık değil, doğuştan değerli bir varlık olarak yaklaşıp ülkelerin insan kaynağını geliştiriyor.


Türkiye Maarif Vakfı, 6 kıtadaki okullarında, Türkçe ile Türk Kültür ve Medeniyetini öğretiyor, Türkiye’yi sevdiriyor. Ülke birincilerini çıkarıyor. İngiliz, Fransız, Amerikan ve Alman okullarının at koşturduğu iki asırlık uluslararası eğitim sahasında bayrağımızı dalgalandırıyor.


Bilindiği gibi tarih boyunca Orta Asya'dan Balkanlara, Afrika’dan Mezopotamya’ya kadar varan geniş bir coğrafyada devletler kurduk ve bu coğrafyalarda kültür, bilim, düşünce, sanat ve mimari inşa ettik. Maalesef son yüzyılda bu büyük medeniyetin temsilcileri olarak geçmişimizden kopartıldık.


Pozitivist, Batı eksenli, kuvveti ve menfaati yegâne hak sebebi sayan bir anlayışla, çağdaşlık ve ilericilik kisvesi adı altında çocukların geçmiş tarihi kültürel değerleriyle bağı, bağlantısı kopartıldı. Eğitimle yeni bir ilim dilinin inşa edilmesinin ve siyasi bir ufkun gelişmesinin hemen tüm yolları tıkandı. Ülke insanı eğitimle esir alınmış, zihni melekeleri dumura uğratılmış, medeniyet tasavvurundan yoksun bırakılmış, yeni fikirler, icatlar geliştirme potansiyellerine ket vurulmuş, İslam’la aralarına mesafe konulmuş dolayısıyla ahlak, erdem ve vicdan sahibi kaliteli bireylerin yetişmesi engellenmiştir. Bugün Müslüman dünyanın yaşadığı siyasi, ekonomik ve düşünce buhranı da geçmiş medeniyet havzasında üretilen tüm değerleri, ilmi ve kültürel gelişmeleri ne yazık ki unutturmuştur.



Her şey aslına dönüyor


Ne ki her şey aslına rücu eder, aslına döner denilmiştir. Öyle de oluyor. Türkiye hemen her alandaki bu olumsuz etkileri ortadan kaldırmak için atılımlar sergiliyor. Adeta bahardan sonra yazın gelişi gibi. Tam da bu anlayışla Anadolu irfan ve medeniyetini dünya ile buluşturmak için çalışan TİKA, Yunus Emre Enstitüsü ve Yurtdışı Türkler Başkanlığı gibi kurumlarımıza son bir halka daha eklendi. TBMM’de 17.06.2016’da kabul edilen 6721 sayılı kanunla yurt dışında MEB’den başka eğitim kurumu açma yetkisine sahip tek resmî kurum olarak Türkiye Maarif Vakfı (TMV) kuruldu. Türkiye’nin uluslararası eğitim kurumu olarak ciddi çalışmalar yapmaya başladı.


Türkiye Maarif Vakfı kurulduğu ilk yıl olan 2016’da beş ülkede FETÖ iltisaklı 18 okulu devralmış iken bugün sitelerine baktığımda 22 ülkede 246 okulu devralmış olup toplamda ise 54 ülkede 477 eğitim kurumu açtıklarını görüyoruz.

Ve resmî temas kurulan ülke sayısı da 107. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın koyduğu hedef ise 193 ülkede okullar açmak. Prof. Dr. Birol Akgün, “Türkiye Maarif Vakfının misyonunu sadece FETÖ ile mücadeleye indirgemenin yanlış olduğunu, Vakfın büyüyen Türkiye’nin geniş bir küresel vizyonunun yansıması olarak görülmesi gerektiğini” ısrarla vurguluyor.


Hatırlarsanız 1992 yılından sonra “International School” ismiyle İngiliz okulları açmaya başlayan FETÖ sanılanın aksine Türkçe ve dini eğitim vermiyordu. Türkçe Olimpiyatları kapsamında bazı çocuklara birkaç şarkı ve türkü ezberleten örgüt bununla Türk kültürüne ve Türkçeye büyük hizmet ettiği algısını üretiyordu.


Müslüman Anadolu insanının dini duygularını sömürerek İngiliz kültürüne hizmet eden bir okul sistemi inşa etmişlerdi. Öyle ki okullarında İngiliz dil öğretmeni adı altında CIA ajanlarını barındırıyorlardı.



MAARİF okullarında ne öğretiliyor?


Maarif okullarında öğrenciler fen, sosyal bilimler, bilişim, yerel kültür, ana dil, Türkçe ve yabancı dil eğitimi alıyorlar. Ve bu okullarda Türk Kültürü ve Medeniyeti Dersi altında Türkiye’yi öğreniyorlar.


Çünkü Türkiye’yi tanıyan, bilen, seven, Türkçe konuşan insan sayısı dünyada ne kadar artarsa Türkiye ile olan kültürel, ticari, siyasi ilişkiler de o kadar gelişecek demektir. Bu anlamda Maarif, anaokulundan üniversiteye kadar dünyada Türkçe öğreterek, Türkiye’nin geleceğine de yatırım yapıyor. En önemlisi de Batılı eğitim kurumları gibi yapmıyor, her ülkenin yerel kültür, tarih ve değerlerini de o ülkenin çocuklarına öğretiyor. Yani dayatma, değiştirme, dönüştürmek değil amaç.


TMV, dünyanın 50’ye yakın ülkesinden alanında uzman, akademisyen veya eğitim bakanlarını davet ettiği Uluslararası İstanbul Eğitim Zirveleri düzenleyerek dünyanın eğitim literatürüne ve anlayışına da Türkiye üzerinden katkıda bulunuyor. Esasen bu zirvelerle Türkiye, “Dünyanın eğitim anlayış ve felsefesini gelin yeniden kuralım” demek istiyor.


Maarif, ülkesine göre yerel ülke müfredatlarının yanında IB, Cambridge gibi uluslararası müfredatlar ile eğitim öğretim faaliyetlerine devam ediyor.


TMV Başkanı Birol Akgün ile Bakü’deki yeni okul açılışında görüştüm. Akgün, 52 ülkede edindikleri eğitim tecrübesi ve Türkiye’nin eğitim birikiminin özgün bir sentezi olan Uluslararası Maarif (IM) programından bahsederek özgün bir müfredat çalışmasını anlattı.


IM Eğitim Modelinin; ilmini ve irfanını insanlığın barış ve huzuru için kullanacak erdemli insan yetiştirmeyi hedefleyen programlar bütünü olarak değerlendirdi.


Azerbaycan'ın gözdesi MAARİF okulları


Maarif Vakfı en son Bakü’de bir okul açtı. Bakü’de Nesimi ve Gençlik olmak üzere iki kampüsü bulunmaktadır. İkinci kampüs olan Gençlik Kampüsü 2024 Eylül ayında faaliyete başlamış olup 7 Ekim 2024 tarihinde resmî açılışı gerçekleşti.

Mevcut durumda 415 öğrencinin eğitim gördüğü okulda 4’ü Türk olmak üzere toplamda 82 personel çalışmaktadır. Eğitim öğretim faaliyetleri, anaokulu, ilkokul, ortaokul ve lise kademesinde yerel müfredat ve uluslararası müfredat (Cambridge) ile yürütülmektedir.

Azerbaycan Uluslararası Maarif Okulları, yeni kampüsüyle birlikte yaklaşık 1000 öğrenciye eğitim olanağı sağlama kapasitesindedir. Okulda akıllı tahtalarla donatılmış sınıflar, “Bilgi-Eğitim” odası, laboratuvarlar, kütüphane, atölyeler, spor salonu, konferans salonu ve kantin bulunmaktadır.

Şimdi size bazı ülkelerde uygulanan farklı eğitim öğretim yöntemlerinden bahsedeyim.


Arnavutluk'ta bir MAARİF şehri


Örneğin Arnavutluk Uluslararası Maarif Okulları Elbasan Kampüsünde öğrenciler Maarif Şehri” etkinliği ile yaparak yaşayarak öğreniyorlar ve bu doğrultuda tasarım odaklı düşünme yetilerini de geliştiriliyorlar. Öğrencilerin hazırladıkları yapı maketleriyle okul bahçesinde “Maarif Şehri/Maarif Town” kurulmuş.

Öğrenciler şehirde bulunmasını istedikleri yapıları kendileri belirlemiş, bu yapıların üç boyutlu tasarımlarını yaparak şehir planına yerleştirmişler. Gerçekleştirilen uyarlama/role play kurgusunda şehirde gezintiye çıkan turist rolündeki öğrenciler, karşılaştıkları kişilere yol tarifi sormuş ve arkadaşlarının belirledikleri hedeflere ulaşmışlardır. “Maarif Şehri” içerisinde kurgulanan uyarlama çalışmasıyla öğrencilerin Türkçe ve İngilizceyi doğal ve aktif bir şekilde kullanmaları da hedeflenmiş.

YENİ BİR DÜNYA İÇİN YENİ EĞİTİM FELSEFESİ

Eğitim felsefesine tarih şuuru olan, ailesini vatanını, milletini seven ve yücelten, hürmet, merhamet ve adalet duygularıyla hareket eden, gelecek nesillere mutlu, huzurlu ve yaşanabilir bir dünya bırakmayı kendine görev edinmiş iyi insanlar yetiştirmeyi koyan Maarif, Türkiye’nin dünyaya açılan en önemli kapılarından biri oluyor. Maarif vasıtasıyla Türkiye ile dünya toplumları, çocukları ve ülkeleri ile çok sıcak bağlar kuruyor.

En önemlisi de bir asrı aşkın zamandan beri dünyanın gidişatına yön veren İngiliz, Amerikan, Fransız, Alman uluslararası okullarından oluşan dünya eğitim liginde, ülkelerin ihtiyacı olan örnek bir eğitim modeli geliştirme çabasıyla uluslararası bir marka olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.

Medeniyetimizi dünyaya anlatan kavram: MAARİF


Türkiye’nin kurucu aklı, tek kelime ile medeniyetimizi dünyaya anlatabilecek bir kavram olan maarifi, TMV’ye isim olarak seçti. Peki Maarif bu iddialar için neler yapıyor? Maarif Okullarını yerinde, Azerbaycan’da gördüm, gezdim, eğitim felsefesini sizler için inceledim. Örneğin TMV, TÜBA ile birlikte; Anadolu merkez olmak üzere, geniş bir coğrafyada hüküm sürmüş olan Türklerin tarihten bugüne ürettiği bilgi, düşünce, kültür, sanat ve ayrıca yaşanan bazı önemli tarihi olaylar, yerler hakkında derli toplu bilgilerin yer aldığı Türk Maarif Ansiklopedisini hazırladı. Maarif Vakfı Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün, bu çalışmanın amacını şu cümlelerle ifade ediyor; “Tarih boyunca Orta Asya'dan Balkanlara geniş bir coğrafyada devletler, medeniyetler kurmuş büyük bir milletin ahfadı olarak bizler, yurt dışında hizmet verirken eğitim öğretim alanında milletimizin geliştirmiş olduğu ve bizim tevarüs ettiğimiz büyük bir birikime dayanarak ve güvenerek yaptığımızın farkındayız. İstedik ki bu birikimi, külliyatı derleyip toparlayalım ve bilim camiasının hizmetine sunalım.”


Anne Babalar Kongo'da çocuklarla aynı sınıfta


Kongo Demokratik Cumhuriyeti Uluslararası Maarif Okullarında Açık Okul Günleri adında bir etkinlik uygulanıyor. Eğitimin en önemli paydaşlarından olan velilerin, öğrencilerin eğitim sürecine katkılarını sağlamak ve okulla olan diyaloglarını artırmak için düzenlenen etkinliğin teması, “Hep Birlikte Öğrendik.”

“Açık Okul Günleri’nde veliler üç gün boyunca öğrenciler gibi okula geliyorlar ve derslere katılıyorlar. Dersler veli-öğrenci ayrımı yapılmadan işleniyor. Aileleri ile ortak bir amaç için çaba gösteren öğrenciler, onlarla beraber de öğrenebileceklerini keşfediyorlar. Ayrıca birlikte keyifli vakit geçirmenin verimli ve kaliteli hale getirebileceğini fark eden ailelerin, evlerinin de bir öğrenme alanı olabileceğini keşfetmeleri sağlanıyor.


Değerler yüklenmiyor, değerli insanın yetenekleri geliştiriyor


Türkiye Maarif Vakfı yurt dışında açtığı okullarda erdemli insan yetiştirmeye dayalı bir eğitim felsefesini temel alıyor. Maarif; insanı değiştirilmesi, dönüştürülmesi ve değerler yüklenmesi gereken değersiz bir varlık olarak değil, doğuştan kıymetli ve değerli, özü itibariyle iyiye meyilli özel bir varlık olarak kabul etmekte; onun sahip oldukları yetenekleri açacak nitelikli bir eğitim ile geliştirmek istemektedir. Bu anlayış aynı zamanda günümüz dünyasının sorunlarına ve ihtiyaçlarını da karşılamaya yönelik bir anlayıştır. Türkiye kendi içinde son elli yıldır, on dokuzuncu yüzyıl anlayışına dayalı, tekçi, Batıcı, seküler, resmî ideolojiye itaatkâr bir nesil yetiştirmeyi kendine amaç edinmiştir.

Ve ne yazık ki bu sistemden ahlak, erdem, vicdan sahibi, kuvvet ve menfaate tapmayan, adalet ve temel insan haklarını esas alan, kendi kendine düşünebilen, yeteneklerini keşfeden, muhakeme yetisi gelişmiş bireyler yetişemiyor. Çünkü eğitim sistemi şahsiyeti gelişmiş, iyi insan, yani başkalarının menfaat ve huzurunu düşünen insan yetiştirmeye odaklanmıyor, resmî ideolojiye sadık birer vatandaş yetiştiriyor. Bu yüzden de FETÖ gibi örgütlerin tuzağına kolaylıkla düşebiliyorlar.