Prof. Dr. Birol Akgün: “Türkiye’nin uluslararası eğitimdeki yüz akı olduk”
Prof. Dr. Birol Akgün: “Türkiye’nin uluslararası eğitimdeki yüz akı olduk”

Prof. Dr. Birol Akgün: “Türkiye’nin uluslararası eğitimdeki yüz akı olduk”

Temmuz 05, 2022



Dünyanın dört bir yanında gerçekleştirdiği faaliyetlerle, eğitim alanında Türkiye’nin dünyaya açılan penceresi olan Türkiye Maarif Vakfının 12. Ülke Temsilcileri İstişare Toplantısı başladı. Genel Merkez binasında 3 gün boyunca devam edecek olan programın açılış konuşmasını, Türkiye Maarif Vakfı Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün yaptı. Sözlerine Türkiye Maarif Vakfının misyonuna vurgu yaparak başlayan Akgün, “Misyonumuzu her fırsatta dile getirmekteki maksadımız, yolumuzu, görevimizi, amacımızı, kimliğimizi tekrar ve tekrar hatırlamak ve hatırlatmaktır. Rehberlerimizin Anadolu irfan geleneğinin öncüleri olan Hoca Ahmet Yesevi, Mevlâna Celaleddin-i Rûmî, Yunus Emre, Hacı Bektaş-ı Veli, Sarı Saltuk ve Hacı Bayram-ı Veli gibi gönül dostları olduğunu unutmamalıyız.” ifadelerini kullandı.
 

Türkiye Maarif Vakfının kuruluşundaki en önemli saikleri 5 maddede sıralayan Prof. Dr. Akgün, Vakfın Türkiye’nin “yeniden büyük devlet olma” iddiasıyla, uluslararası sistemin yapısında meydana gelen değişim ve dönüşüme bağlı olarak geleneksel diplomasinin kamu diplomasisiyle desteklenme gereksiniminin bir sonucu olduğunun altını çizdi. Prof. Dr. Birol Akgün, Türkiye Maarif Vakfının Türkiye’nin geniş küresel vizyonunun önemli sac ayaklarından birisi olan “Türkiye’nin eğitimde uluslararasılaşma politikasına” katkı sunduğunu dile getirdi. Akgün ayrıca Vakfın; FETÖ, PKK, DEAŞ gibi Türkiye’nin ve insanlığın başına bela olan ve gelecek nesilleri zehirleyen terör örgütlerine ve küresel ölçekte ise ırkçılık, yabancı düşmanlığı, İslamofobi, Türkofobi, ayrımcılık, şiddet ve kültürel değerlerdeki yozlaşmalara karşı “eğitim yoluyla mücadele etmek” için kurulduğuna atıfta bulunarak Türkiye’nin dünya barışına katkı sunma girişimlerini desteklemek amacına hizmet ettiğini aktardı.
 

“Vakfın en önemli özelliği kendini sürekli yenileme, tazeleme ve geliştirme”

Birol Akgün, Türkiye Maarif Vakfının en önemli özelliğinin kendini sürekli yenileme, tazeleme ve geliştirme kabiliyeti olduğuna işaret etti ve “Yeni bir ülkede faaliyetlere başlarken, yeni görevlendirmeler yaparken, yeni stratejik hedefler belirlerken hep bu kabiliyetimizden istifade ettik.” dedi. Vakfın 2020-2023 dönemini kapsayan İkinci Stratejik Planı’nın kalite odaklılık temelinde hazırlandığına değinen Prof. Dr. Akgün; kurum kültürü ve kalitenin geliştirilmesi stratejisiyle uluslararası standartlara sahip yetkin ve güvenilir bir kurum olmayı amaçladıklarını söyledi. Finansal yeterliliğin sağlanması stratejisine özellikle temas eden Akgün, finansal yeterliliğin önemine şu cümlelerle temas etti: “Okul gelir-gider dengesinin sağlanması, fayda-maliyet analizlerinin yapılması, norm kadro çalışmalarına riayet edilmesi, doğru fiyat politikası ile eğitim ücretlerinin gözden geçirilmesi konularında dikkatli olmanızı bekliyoruz. Yine finansal yeterlilik çalışmaları çerçevesinde, ülke temsilcilerimizin kendi gelirlerinin en az %5’ini kaynak geliştirerek sağlamalarını beklediğimizi de hatırlatmak istiyorum.”
 

“Temsilcilerin ve eğitimcilerin eğitim alanındaki gelişimleri büyük önem taşıyor”

İnsan kaynağının güçlendirilmesi stratejisine de özellikle değinen Akgün, söz konusu stratejinin ulusal ve uluslararası standartlarda nitelikli istihdamı sağlamaya yönelik süreçleri içerdiğini vurgulayarak; Vakfın ana misyonunun eğitim faaliyeti olduğunu, temsilcilerin ve eğitimcilerin bu alanda kendilerini geliştirmeleri ve eğitimin ortak dilini kullanmalarının büyük önem taşıdığını vurguladı. Prof. Dr. Akgün, Türkiye Maarif Vakfının Anadolu, İstanbul, Atatürk ve Sakarya gibi açık öğretim ve uzaktan eğitim fakülteleri olan üniversitelerin rektörlükleriyle Vakıf personelinin ve hatta ülkelerdeki yerel personelin uzaktan eğitim yoluyla lisansüstü eğitim programlarından istifade edebilmesi için görüşmeler gerçekleştirdiğinin altını çizdi ve “Yurtdışında görev yaparken eşzamanlı olarak uzaktan eğitim imkanıyla lisansüstü eğitim de yapabileceksiniz. Ayrıca, yine bu üniversitelerimizle gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde, daha önce Marmara Üniversitesi’yle yapmış olduğumuz iş birliği sonucu açılmasında ciddi katkımız olan ‘Uluslararası ve karşılaştırmalı eğitim YL programı’ gibi, yine ihtiyaç gördüğümüz alanlarda online/uzaktan lisansüstü eğitim programları da açtırabileceğiz. Bu girişimlerimiz aynı zamanda Eğitimde uluslararası bir marka olunması stratejimizi de desteklemektedir. Şimdiden hayırlı olsun.” ifadeleriyle Türkiye Maarif Vakfının personelinin gelişimi için yaptığı çalışmaları dile getirdi.


 

“Dünyanın her yerinde işleyen dinamik bir kurum haline geldik”
 

Prof. Dr. Akgün, son olarak Türkiye Maarif Vakfının TBMM tarafından kabul edilen 6721 sayılı kanunla kendisine tevdi edilen yetki ve sorunlulukları kurulduğu ilk günden bugüne aksatmadan, sürekli artan bir ivmeyle yerine getirdiğine işaret etti ve Türkiye’yi uluslararası örgün ve yaygın eğitim alanında temsil etmenin bilinciyle ve gururuyla, dünyanın her yerinde işleyen dinamik bir kurum haline geldiklerini söyledi. Akgün, “Başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere devletimizin her kademesinden destek gördük. Vakfımızın en üst karar alma, yürütme ve denetleme organlarından Genel Merkezdeki birimlerine, yurtdışındaki ülke temsilciliklerinden okullarımızdaki öğretmenlerimize kadar, Türk ve yerel 8 bini aşkın çalışanıyla Türkiye’nin uluslararası eğitimdeki yüz akı olduk. Bu başarı hepimizin başarısıdır. Hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.” diyerek konuşmasını tamamladı.

Türkiye Maarif Vakfının 12. Ülke Temsilcileri Toplantısı; yapılacak sunumlar, değerlendirmeler ve yuvarlak masa toplantılarıyla 7 Temmuz Perşembe gününe kadar devam edecek.