Türkiye Maarif Vakfı 13. Ülke Temsilcileri Toplantısı Kapanış Programıyla Sona Erdi
Türkiye Maarif Vakfı 13. Ülke Temsilcileri Toplantısı Kapanış Programıyla Sona Erdi

Türkiye Maarif Vakfı 13. Ülke Temsilcileri Toplantısı Kapanış Programıyla Sona Erdi

Mayıs 04, 2023

İlki 2017 yılında gerçekleştirilen ve geleneksel hale gelen Türkiye Maarif Vakfı Ülke Temsilcileri Toplantısı’nın on üçüncüsü, yapılan toplantılar ve değerlendirmelerin ardından gerçekleştirilen kapanış programıyla sona erdi. Mütevelli Heyeti, Yönetim Kurulu ve Denetim Kurulu üyeleriyle, Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Semih Aktekin, ülke temsilcileri ve Vakıf çalışanlarının katıldığı programın moderatörlüğünü Türkiye Maarif Vakfı Başkan Vekili Prof. Dr. Ahmet Emre Bilgili yaptı. Prof. Dr. Bilgili, katılımcılara Türkiye Maarif Vakfı Başkanı Prof. Dr. Birol Akgün’ün selamını ilettikten sonra sözü Mütevelli Heyeti Üyesi Selim Cerrah’a verdi.



“Yaptığımız çalışmaların karşılığını belki 50 yıl sonra alacağız”


Selim Cerrah, Türkiye Maarif Vakfının büyük bir aile olduğunu dile getirerek, Vakfın her bir ferdinin kendilerine verilen emanete sahip çıkmakla yükümlü olduğunu dile getirdi. Batılı eğitim paradigmalarının dünyaya söyleyecek hiçbir sözünün olmadığını vurgulayan Cerrah, “Maarif Vakfının ortaya koyduğu kitaplar bile ne kadar önemli işlere imza attığını gösteriyor. Daha yapacak çok işimiz var.” dedi. "Yaptığımız çalışmaların karşılığını belki 50 yıl sonra alacağız." cümleleriyle Türkiye Maarif Vakfının üstlendiği vazifenin önemine dikkat çeken Cerrah, sözlerini “Mümin, bal arısına benzer. Bal arısı gibi hep güzel, temiz, helal şeyler yer. Hep güzel şeyler üretir, hep iyiliklerin peşinden koşar. Hiçbir şeyi ne döker, ne kırar, ne de ifsat eder” hadisiyle tamamladı.



“Vakfın çalışmalarını gururla takip ediyoruz”


Cerrah’ın ardından söz alan Türkiye Maarif Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi ve Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu Başkanı Prof. Dr. Cihat Demirli, temsilci toplantılarının önemine dikkat çekerek toplantıların “Yüz yüze görüşmenin problemlerin çözümünde oldukça önemli olduğunu düşünüyorum.” ifadelerini kullandı. “Hepinizi gördüğüme çok sevindim” diyen Demirli, Vakfın çalışmalarını gururla takip ettiğini dile getirdi.




“Geçen zamanda oldukça önemli işler yaptık”


Prof. Dr. Demirli’den sonra konuşan Mütevelli Heyeti Üyesi Dr. Hasan Taşçı, “Geçen 7 yıla baktığımızda, oldukça önemli işler yaptığımızı görüyoruz. Türkiye Maarif Vakfından çok önemli isimler geçti. Hepsine teşekkür ediyoruz. Biz herhangi bir alt kültür grubuna hitap etmiyoruz. Bulunduğumuz ülkelerde kendimiz gibi insanlarla muhatap oluyoruz. Hepinize teşekkür ediyorum.” dedi.




“Meselelerimizi yüz yüze konuşmak önemli”


Dr. Hasan Taşçı’dan sonra kürsüye gelen Mütevelli Heyeti Üyesi Mahmut Özdil, “Uzak yollardan geldiniz. Senede bir kere de olsa meselelerimizi yüz yüze konuşmak önemli. Sizler açısından da heyecan oluyor. Yeni başlayan Mütevelli Heyeti Üyesi arkadaşlarımıza da hoş geldiniz diyorum.” ifadelerini kullandı.



“Türkiye Maarif Vakfı emek yoğun gönül yoğun bir kurum”


Mahmut Özdil’in ardından Mütevelli Heyeti Üyesi Prof. Dr. Nevzat Şimşek konuştu. Bu toplantılar vesilesiyle Vakıfta artık kıdemli olduğunu aktaran Prof. Dr. Şimşek, “Yeni gelen arkadaşlarımıza hoş geldiniz diyorum. Antalya’daki istişare toplantısından çok etkilenmiştim. Dışarıdan baktığımızda oldukça önemli olduğunu fark ettiğimiz Türkiye Maarif Vakfının bünyesine dahil olduğunuzda, ne kadar emek yoğun ve gönül yoğun bir kurum olduğunu görüyorsunuz. 7 yıllık maziye bu yapılanları sığdırmak zor. Tüm çalışmalar buradaki arkadaşlarımızın emeğiyle yapıldı. İnşallah istişare toplantımız hayırlara vesile olur. Hepinize teşekkür ediyorum.” dedi.



“Türkiye Maarif Vakfının çalışmalarını özetleyen kelime fedakârlık”


Prof. Dr. Nevzat Şimşek’ten sonra yeni atanan Mütevelli Heyeti Üyesi Doç. Dr. Zeynep Arkan söz aldı. Kurumdaki ilk günlerini aile ortamında geçirdiğini söyleyen Doç. Dr. Arkan, emeği geçen herkese teşekkür ederek, “Gelir gelmez böyle bir ortamda bulunmak bizler adına önemli bir tecrübe oldu. Yapılan muazzam çalışmalara böylesine derinden vakıf olmak oldukça önemliydi. Temsilcilerimizle tanıştık. Ülkeleri dinledik. Bu tecrübeyi kazanmamıza neden olan herkese teşekkür ediyorum. Bu sürece katkı veren herkeste gördüğüm şey fedakarlık.” cümlelerini kullandı.


“Maarif’te eğitim maddeden ve bedenden ibaret değil”


Doç. Dr. Zeynep Arkan’ın ardından yeni atanan Mütevelli Heyeti üyelerinden Dr. Mehmet Cangir söz aldı. Dr. Cangir, “Hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum. Bir kurumun yenisi olma zor. Böyle bir toplantıya denk gelmemiz bizim için büyük bir avantaj oldu. Dünden beri hızlı bir adaptasyon süreci yaşadık. Kafamızda Türkiye Maarif Vakfı ile ilgili bir fotoğraf vardı. Bu fotoğraf derinlik kazandı. Arkadaşlarımızın samimiyeti ve heyecanı önemliydi. Bu da yaptıkları işin büyüklüğü ve onurunun ne derece önemli olduğunu ortaya koydu. Eğitim üzerinden düşündüğümüz zaman, çağdaş eğitim insanı maddeye ve bedene indirgiyor. Burada yayınlanan eserler insanın maddeden ve bedenden ibaret olmadığını gösterdi. İnşallah bu süreci daha iyi yerlere taşırız. Bize verilen emaneti hakkıyla teslim edebilmeyi diliyorum. İnşallah hep birlikte çok daha güzel şeyler yapmaya devam ederiz.” dedi.



“Biz kendimizden ibaret bir yapı değiliz”


Dr. Mehmet Cangir’in peşi sıra söz alan yeni atanan Mütevelli Heyeti Üyelerinden Ömer Faruk Terzi ise, Gençlik ve Spor Bakanlığından geldiğinden dolayı kuruma aşina olduğunun altını çizerek, “Güzel bir iş yapıyorsunuz. Bu işe ortak olmanın mutluluğunu yaşıyorum. Kurumumuz yalnızca şahıslarımızla sınırlı değil. Bir memleket meselesi, millet meselesi ve devlet meselesi. Sn. Başkan konuşmasında bu misyondan bahsediyor. Türkiye’nin ekonomik gücü oldukça iyi. Siyasi gücü de bunun çok önünde. Ancak kültürel ve sivil gücümüz siyasi gücümüz kadar önde değil. Kültür, sanat, üniversiteler… Hepsi kültür ve sivil gücümüzün önemli aktörleri. Türkiye Maarif Vakfı ise Türkiye adına yumuşak güce destek vermesi bakımından son derece kıymetli. Sn. Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde yakalanan ivmeyi ileri götürmek zorundayız. Biz kendimizden müteşekkil bir yapı değiliz. Misyonumuz gördüğümüzün çok ötesinde. Bu misyonla vatanımıza, milletimize, devletimize daha fazla hizmet edebilmeyi nasip etsin. Allah hepimize yol açıklığı versin.” ifadelerini kullandı.



“Maarif’in kilim motifi emeğe saygıyı temsil ediyor”


Mütevelli Heyeti üyelerinin peşinden konuşan Denetim Kurulu Üyesi İsmail Çolak, “Hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Yeni atanan Mütevelli Heyeti Üyelerimize hayırlı olsun diyorum. Denetim açık bulma değil rehber etme, yol gösterme demektir. Yol gösterici fonksiyon ifa etmek önemli. Türkiye Maarif Vakfına 3 yıl önce atandım. Türkiye Maarif Vakfı, benim için bir ekoldü. Bundan da son derece istifade ettiğimi düşünüyorum. Maarif’in logosu bir kilim motifini andırıyor. Bu emeğe saygı duyulduğunu gösteriyor. Yapılan işler maddi göstergelerle açıklanamaz. Burada bir fedakarlık var. Hepinizle yaptığınız fedakarlık için gurur duyuyorum. Ben de bu sürece destek olmaya hazırım. Hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum.” diye konuştu.



“Türkiye dünyaya medeniyet sunmaya aday tek devlet”


Programa katılan Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Semih Aktekin ise “Daha önce Milli Eğitim Bakanlığında Yükseköğretim Genel Müdürlüğü yaptım. Türkiye Maarif Vakfının kuruluş hikayesi o zaman başlıyor. Küresel sistemde Türkiye’ye bir rol biçilirken ülkemizin potansiyelini manipüle etmek için eğitim aracılığıyla bir yapı uluslararası sistemde görevlendirilmişti. Bu güçler olması gerekeni bizden önce görüp manipüle etmişlerdi. Maarif kültürel ve tarihi mirasın eseri olarak kuruldu. Dünyaya söyleyecek sözümüz var. Abdürreşid İbrahim’in Alem-i İslam kitabı bulunuyor. 2. Meşrutiyet’te İstanbul’dan başlayarak uzak doğuya kadar seyahat ediyor Abdürreşid İbrahim. Nerede bir Müslüman köyü varsa hepsine gidiyor. Mehmet Akif yayınlıyor o kitabı. Hatıralarında İngilizler tarafından takip edilerek yaptığı çalışmalar engellenmeye çalışıldığından bahsediyor. Türkiye Maarif Vakfı, şimdi bu misyonla çalışıyor. Türkiye dünyaya medeniyet sunmaya aday tek devlet. Yaptığımız hiçbir şey basit değil. Her adımımız takip ediliyor ve manipüle edilmeye çalışılıyor. Saygı duyulacak işler yapıyorsunuz. Maarif Ansiklopedisi de bunlardan biri. Bitince eğitim mirasımız gelecek nesillere aktarılacak. Gittiğiniz ülkelerdeki eğitim çalışmalarını, yenilikleri, eksiklikleri ve tecrübeleri Türkiye’ye aktarmanızı rica ediyorum. Hepinize çok teşekkür ediyorum.” dedi.



“Global Maarif ailemiz gönüller inşa etmeye devam edecek”


Konuşmaların ardından kürsüye gelen Türkiye Maarif Vakfı Başkan Vekili Prof. Dr. Ahmet Emre Bilgili, milletimizin hem millet hem devlet geleneği açısından aleme nizam verme felsefesiyle donanmış durumda olduğunu vurgulayarak, “Adem düzelmeden alem düzelmez diye bir sözümüz var. Bu yalın söz çok global bir felsefeyi ortaya koyuyor. Türkiye Maarif Vakfının yaptığı şey tam olarak bu. Eğitim çalışmaları uzun vadede verim alınacak işler. Yaptığımız iş, aleme nizam verme geleneğini sürdürmekten ibaret. Eğitim üzerinden çok iş yapılır. FETÖ de eğitim üzerinden çok kötü işler yaptı. Bizse eğitim üzerinden gönül inşa etmeye niyetliyiz. İşimiz tam olarak eğitim üzerinden gönüller inşa etmek. Gittikçe gelişen büyüyen bir aileyiz. Hepimiz bu ailenin bir ferdiyiz. Hepinizin büyük destekleri ve gayretleriyle global Maarif ailemiz büyüyecek ve eğitim üzerinden hakiki anlamda gönüller inşa etmeye devam edecek. Gönül coğrafyası kavramı başka medeniyetlerde yok. Bu kavramı genişleten kurum, Türkiye yüzyılının global anlamda inşa edecek en işlevsel kurum Türkiye Maarif Vakfıdır. Hepinize katılımlarınızdan ve emeklerinizden dolayı teşekkür ediyoruz.” diyerek sözlerini tamamladı.