Mart 25, 2020
Türkiye Maarif Vakfı Genel Merkezinde düzenli olarak gerçekleştirilen Maarif Söyleşilerinin konuğu “Divan-ı Hikmetten Yunus Emre’ye Anadolu Erenleri” konulu sunumuyla Akademisyen Dr. Mustafa Tatcı oldu.
Konferansa Ahmet Yesevi ile başlayan Tatcı, Arapça, Farsça ve Türkçe’nin konuşulduğu bir ortamda irfan kavramının tam olarak anlaşılmadığını, Yesevi’nin ise bu anlaşmazlığı ortadan kaldırdığını, bütün dillerin Hakk’ın dili olduğunu, ancak hakikat dilinin ana dil olduğunu vurgulayan Dr. Tatcı, Divanı Hikmet’in İslam hakikatini Türkçe anlatan ilk eser olduğunun altını çizdi.
Ahmet Yesevi’nin hayatına da değinen Tatcı, yıllar sonra Yesevi’nin hâlâ geleneksel olarak yaşadığını ve kitabını okumayanların bile onun hakkında bilgi sahibi olduklarının söyledi. Harf İnkılabı ile Ahmet Yesevi ve Yunus Emre ile ilgili çalışmaların kesintiye uğradığını belirten Dr. Tatcı, 1932 yılına kadar bu kesintinin devam ettiğini ancak bu yıldan sonra araştırmaların tekrar başlayabildiğini aktardı.
Tatcı, Yesevi’nin eserlerinin özellikle Divan’ı Hikmet’in çok önemli olduğuna atıfla bahsedilen eserlerden örnekler verdi. Her şey unutulsa ve sadece Yunus’la Yesevi’nin Divan’ı kalsa bile kültürümüzün yaşayacağını ifade etti.
Ahmet Yesevi’nin bizim tarihimizde neden önemli olduğuna temas eden Dr. Mustafa Tatcı, Yesevi’nin, İslam’ın hakikatini Türkçe olarak anlatması üzerinde durdu. Yesevi’nin çok sayıda Alperen yetiştirdiğini ve bunların hâlâ yaşadığını belirtti.
Tatcı, aşık ve eren kavramları üzerinden örneklerle, menkıbeli hayatları olan büyükleri nasıl anlamamız gerektiğini açıkladı.
Tatcı son olarak bizim dünya tarihine büyüklerimizin menkıbeleri ile girmemizin olduğunu hatırlattı.